Çalışmanın konusu, Memlükler Dönemi’nde yaşamış sır kâtibi, şair ve edip Şehâbeddin Mahmûd’un yaşam öyküsü ve eserleridir. Memlükler, Ortadoğu’nun en stratejik bölgelerinde kurulmuş, desteklediği bilim insanlarının yapmış olduğu bilimsel ve kültürel faaliyetlerle Orta Çağ’a damgasını vurmuş bir Türk devletidir. Bilim insanlarının gerçekleştirdiği faaliyetler ve yazdıkları ansiklopedik eserler daha sonra gelenlere kaynak eser olmuştur. Memlükler Devleti, âlimlere verdiği değer nedeniyle Moğol baskılarından sonra ülkelerini terk eden âlimlerin sığındığı ve ilmî çalışmalarını sürdürdüğü baskılardan uzak bir yer kabul edilmiştir. Kahire ve Şam İslâm âleminin iki değerli ilim merkezi konumuna gelmiştir. Memlükler Dönemi’nde aklî ilimlerin yanı sıra naklî ilimlerden Arapça, Tefsir, Hadis eğitim ve öğretiminde önemli gelişmeler yaşanmıştır. Bunun şahidi, o dönemde yaşamış otoritelerin kaleme aldığı günümüzde bile değerini kaybetmeyen eserlerdir. Şehâbeddin Mahmûd Halep'te doğmuş, babasının görevi sebebiyle babasıyla dönemin en önemli ilim merkezlerinden biri olan Şam'a gelmiştir. Buradaki ilim halkalarına devam ederek babasından aldığı ilmi daha da ileri götürerek dönemin önemli âlimleri arasına adını yazdırmıştır. Şehâbeddin Mahmûd, Hanbelî fıkhının önde gelen âlimlerinden biri olmuş ve kendisine el-Kâdî lakabı verilmiştir. Aynı zamanda dışişleri bakanlığı yapmış, devletin resmi yazışmalarını yazmış, devletin resmi sırlarını saklamıştır. Mensûb hattıyla kitapları ücret karşılığında istinsah etmiştir. Vakar sahibi, güvenilir, sabırlı, mütevazı, sakin, din ve hakikat aşığı, edebiyat ve yazı ilimlerinde zamanının eşsiz âlimlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Geride kendisi gibi âlim olan çocukları ve torunları gibi önemli ilmî kariyerlere sahip öğrenciler bırakmıştır. Talebesi Safedî hocasını överken ilmi, edebi, ahlâkı ve takvası, Arapça terâcim bilgisi, hat sanatındaki ustalığı, şairlik ve düz yazı sanatlarındaki kabiliyetiyle kâtiplik unvanına hocasından daha layık birini görmediğini söylemiştir.
Arap Dili ve Belâgatı Memlükler Divân-ı İnşâ Edebî Mektup Mensûb Hattı
The subject of this study is the life and works of Shihāb al-Dīn Maḥmūd, a scribe of secrets (kātib al-sirr), poet, and man of letters who lived during the Mamluk period. The Mamluks, a Turkish dynasty established in some of the most strategic regions of the Middle East, left a significant mark on the medieval period through their support of scholars and the scientific and cultural activities these scholars undertook. The works produced by these scholars, particularly encyclopedic texts, served as key reference sources for subsequent generations. Due to the high regard the Mamluk state had for scholars, it became a place of refuge and scholarly activity for many who fled the Mongol invasions. Cities like Cairo and Damascus emerged as two of the most important centers of learning in the Islamic world. During the Mamluk period, significant advancements were made not only in rational sciences but also in the religious sciences, particularly in Arabic language, Qur’anic exegesis (tafsīr), and ḥadīth studies. The enduring value of works authored by contemporary authorities attests to this intellectual flourishing. Shihāb al-Dīn Maḥmūd was born in Aleppo and later moved to Damascus, one of the key centers of learning, due to his father's official position. There, he joined scholarly circles, further advancing the knowledge he acquired from his father and establishing himself among the leading scholars of his time. He became one of the foremost scholars of Ḥanbalī jurisprudence and was honored with the title "al-Qāḍī" (the judge). In addition to serving as the head of foreign affairs, he was responsible for official state correspondence and for guarding state secrets. He also worked as a professional copyist, transcribing books in the mansūb script for a fee. He was known for his dignity,trustworthiness, patience, humility, calm demeanor, deep devotion to religion and truth, and was regarded as a matchless scholar of his era in the fields of literature and calligraphy. He left behind not only scholarly works but also students with significant scholarly careers, including his children and grandchildren, who were themselves accomplished scholars. His student al-Ṣafadī praised his teacher highly, stating that in terms of knowledge, literary talent, ethics, piety, expertise in Arabic biographical literature (tarājim), mastery of calligraphy, and skill in both poetry and prose, he had never encountered anyone more deserving of the title "scribe" (kātib) than his teacher.
Arabic Language and Rhetoric Mamluks Dîvân-ı İnşâ Edebî letter Mensûb Line
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Arap Dili ve Belagatı |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Gönderilme Tarihi | 13 Eylül 2025 |
| Kabul Tarihi | 5 Kasım 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 5 Sayı: 3 |
idrak, Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.