Dünden bugüne insanlığın en büyük sorunlarından birisi olan çocuk sahibi olamamak, yardımcı üreme teknikleri ile büyük bir oranda çözülmüş görülmektedir. Buna karşılık bu teknik ile beraber gelen birçok farklı uygulamalar ise etik, hukuk ve dinler açısından birden fazla menfaatin çakıştığı bir alan olmuştur. Bu bağlamda nesiller açısından hangi menfaatin öncelikle korunması gereken hukuki değer olduğu ile ilgili farklı yaklaşımlar ortaya konulmuştur. İslamiyet ve Yahudiliğin nesillerin hakları bağlamında korumayı amaçladıkları değerler açısından benzer yönleri bulunmaktadır. Bununla birlikte kabul ettikleri üst hukuki normlar yönüyle yardımcı üreme tekniklerine yaklaşımlarında farklılıklar da yer almaktadır. Bu açıdan makale, nesillerin hakları açısından korunması amaçlanan menfaatlerin çakıştığı noktada, Yahudi Hukuku ve İslam Hukukunun benzer ve farklı tutumlarını ortaya koymayı amaçlayan bir çalışmadır.
One of humanity’s biggest problem from yesterday to today is not to have children. For today this problem is seen to be solved at large proportion with assisted reproductive technologies. However, It has been coincide multiple interests in terms of religion, law and ethics in many different applications of this technique. In this connection, it have demonstrated different approaches relating to the legal value which interests needs primarily to protect for generations. Therefore there are similar aspects in terms of the values that both religious aim to protect the rights of the generation. From this point the article is a study aiming to reveal similar and different attitudes of Jewish Law and Islamic Law that interests intended to be protected in the context of the rights of generations are conflicting.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Din, Toplum ve Kültür Araştırmaları |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Gönderilme Tarihi | 1 Mayıs 2016 |
| Yayımlanma Tarihi | 30 Ekim 2016 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Sayı: 28 |