Secde namazda alnı yere koyarak Allah’ın huzurunda yere kapanmak olduğu genel kabul görmüş bir bilgi olmakla birlikte secde esnasında ayakların nasıl duracağı ve daha önemlisi ayaklar yerden kesilirse namazın bozulup bozulmayacağı son zamanlarda daha fazla görünür olan bir soru ve sorundur. Camilere, şekillerle secdede ayakların durumunu gösteren uyarı levhalarının asılması, imamların ve vaizlerin bu konuda cemaati uyarıyor olması, cemaatten bazı kişilerin, diğer namaz kılanların ayaklarını gözlemleyerek kardeşlik hukuku gereği onları ikaz etmesi veya bu konuda yeterince uyarı yapmadıkları için imamları kusurlu görmesi sorunun oldukça önemsendiğini göstermektedir. Fıkıh kitaplarında konu incelendiğinde, böyle bir endişeye mahal olmadığı, kasıtlı olarak ayakları secdede havada tutma gibi bir davranış yapılmadığı sürece yapılan secdelerin bütün mezheplere göre geçerli olduğu anlaşılmaktadır. Secdede huşuyu azaltan bazı hareketler hakkında mekruh hükmü verilebilirse de bunların namazın bozulmasıyla ilişkilendirilmesi, gereksiz tartışma, endişe ve vesveselere yol açmaktadır
Secde namazın bozulması ayaklar namaz sajdah breaking the salah feet salah
While it is commonly accepted that prostration (sajdah) is done by putting the forehead on the ground, what to do with the feet, and more importantly, whether disconnecting the feet from the ground would break the salah is a more ubiquitous question. The fact that in some mosques there are signs that show how the feet need to be positioned, that imams warn their congregations on this issue, and that people warn each other in the masjid and ask imams to warn people about the position of the feet show that this problem is taken seriously. When books of fiqh are scrutinized, however, it is understood that one does not need to worry about this issue as long as they do not intentionally keep both feet aloft. Even if behavior that distract people during prayer might be regarded as makruh (disliked), relating these to breaking the salah leads to unnecessary debates
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din, Toplum ve Kültür Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2017 |
Gönderilme Tarihi | 1 Kasım 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 29 |