Ethic or morality means all behaviors that include values to a large extent. In recent years, within the education-teaching environments, values and values education are on the front burner. Studies and papers are being published and graduate dissertations are being conducted on this issue. Board of Education, too, adds values education principles into the curriculum. A certain way and methods should be defined and these methods should be acquired to the educators and practitioners in the values education which is the base of morality and virtue. It is a problem solving or exploring way of teaching. Turkish Language and Literature is a very suitable course to give place to values education practice. Discussing texts which include behavioral dilemmas is the most important teaching material to help students gain values. This is the rightest way for values acquisition. “Do this and do not do that” is that a proper way through which values education cannot be realized. In addition to this, Ministry of National Education should plan and organize programs and course books accordingly.
The Ministry of National Education has been carrying out various studies on the concept of “values” for the past few years. It has also implemented some innovations in order to gain individual values for students in educational activities. It is also seen as a part of these innovations that the concept of “values” is emphasized in the renewed “Turkish Language and Literature Curriculum”. Of course, as a result of all these, the studies that carry the heading “Values” are emphasized both in the secondary schools where the Turkish Language and Literature course is taught and in the Faculties of Education that should naturally have an organic relationship with them. It is also possible to see this situation in the scientific publications of academics working in the Faculties of Education and in the postgraduate theses being made within the scope of the Educational Sciences Institutes.
All these developments observed in the secondary education level are not a form of study that we have never seen before. Because the concept of “training-training” in the old term “training and training” or the new term “training-training” is nothing but adding “value.” Of course, when these “values” gained start to be observed in the students’ attitudes and behaviors over time, those who try to be given are also won. It is for this reason that the concept of “Values Education,” which the ministry frequently emphasizes in the curriculum of the courses and different fields of study, is not an innovation that has never been studied before. Perhaps, it is the organization of studies that have not been named previously, are left to chance, are not programmed, and are not defined, but of course, this is also a positive development.
However, all courses in the secondary education level have a tripartite structure, namely “curriculum, “educational activities,” and “assessment and evaluation.” Again, these three details should be shaped to be compatible with the integrity of the course. For this reason, in the later parts of the study, the concept of “Values Education” will be tried to be examined in terms of both the curriculum of the course, “educational activities” and “measurement and evaluation”.
The main aim of the lessons being carried out in the secondary education level is to provide students with a medium level of knowledge and culture. If one of the main objectives of education is to provide students with “values” and to reflect these values on their attitudes and behaviors, the way to this is through a series of activities implemented in “education-training processes.” One of those activities is to discuss the “dilemmas” and “moral conflict” scenes in the reading texts of the Turkish Language and Literature Course. Students will reach a “cognition” in these discussion sessions. This cognition will take them to “value” over time, and the values acquired will lead to a parallel pattern of behavior with it. Psychologists argue that the highest value in “good, righteous and beautiful” is “justice.” So it must be the first value to be gained.
Etik ya da ahlak büyük ölçüde değerler içeren davranışlar bütünlüğü demektir. Son yıllarda eğitim-öğretim çevrelerinde değerler ve değerlerin öğretimi sıklıkla gündeme taşınmaktadır. Bu konuda makaleler yayınlanmakta, lisansüstü tezler yapılmaktadır. Talim ve Terbiye Kurulu da derslerin öğretim programına değerler eğitimi ilkelerini eklemektedir. Ahlakın ve erdemin dayanağı olan değerlerin eğitiminde belirli bir yolun, yöntemin bulunması ve bu yöntemlerin eğiticilere, uygulayıcılara öncelikle kazandırılması gerekir. Bu yol, keşfettirme ya da problem çözme dediğimiz işleyiş tarzıdır. Türk Dili ve Edebiyatı dersi değerler eğitimi uygulamalarına yer verilebilmek adına son derece elverişli bir derstir. Bu derste davranış ikilemlerini içeren metinlerin tartıştırılması öğrencilere değer kazandırma adına yapılabilecek işlemlerin başında yer almaktadır. Değer kazandırma adına yapılabilecek en doğru yol da budur. “Şunu yap, bunu yapma” yollu bir değer eğitimi gerçekleştirilememektedir. Millî Eğitim Bakanlığının da öğretmenlere yol gösterme adına öğretim programları ve ders kitapları başta olmak üzere eğitimin bileşenlerini eşgüdüm içerisinde planlayıp düzenlemesi gerekmektedir.
Millî Eğitim Bakanlığı son birkaç yıldan beri “değerler” kavramı ile ilgili değişik çalışmalara imza atmakta ve eğitim-öğretim faaliyetleri içerisinde öğrencilere belirli değerlerin kazandırılabilmesi için de bazı yenilikleri hayata geçirmektedir. Yenilenen “Türk Dili ve Edebiyatı Dersi Öğretim Programlarında “değerler” kavramının vurgulanarak işlenmesi de bu yeniliklerin bir parçası olarak görünmektedir. Elbette bütün bunların sonucu olarak da hem Türk Dili ve Edebiyatı dersinin okutulduğu Orta Öğretim okullarında hem de doğal olarak onlarla organik bir ilişki içerisinde bulunması gereken Eğitim Fakültelerinde “Değerler” üst başlığını taşıyan çalışmalara ağırlık verilmektedir. Bu durumu, Eğitim Fakültelerinde çalışmakta olan akademisyenlerin bilimsel yayınlarında ve Eğitim Bilimleri Enstitüleri kapsamında yaptırılmakta olan lisansüstü tezlerde de görmek mümkündür.
Ortaöğretim basamağında gözlemlenen bütün bu gelişmeler daha önce hiç görmediğimiz, üzerinde hiç durulmamış bir çalışma biçimi değildir. Çünkü eski ifadesiyle “talim ve terbiye” ya da yeni ifadesiyle “eğitim-öğretim” terimlerinde yer alan “terbiye-eğitim” kavramı bizatihi “değer” kazandırmadan başka bir şey değildir. Elbette kazanılan bu “değerler” zaman içerisinde öğrencilerin tutumlarında ve davranışlarında gözlemlenmeye başlayınca verilmeye çalışılanlar da kazanılmış olmaktadır. O nedenledir ki, bakanlığın derslerin öğretim programlarında ve değişik çalışma alanlarında sık sık vurguladığı “Değerler Eğitimi” kavramı, daha önce üzerinde hiç çalışılmamış bir yenilik değildir. Belki, daha önce adı konulmamış, biraz rastlantıya bırakılmış, programlanmamış ve tanımlanmamış çalışmaların düzenlenmesidir ama elbette bu yanıyla da olumlu bir gelişmedir.
Yalnız, Ortaöğretim basamağında yer alan bütün derslerin, “öğretim programı, “eğitim-öğretim etkinlikleri” ve “ölçme ve değerlendirme” olmak üzere üçlü bir yapısı vardır. Yine ders bütünlüğü içerisinde bu üç ayrıntının uyumluluk taşıyacak şekilde şekillendirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle çalışmanın ilerleyen bölümlerinde “Değerler Eğitimi” kavramı, hem dersin öğretim programı hem “eğitim-öğretim etkinlikleri” hem de “ölçme ve değerlendirme” yönünden irdelenmeye çalışılacaktır.
Ortaöğretim basamağında yürütülmekte olan derslerin temel amacı öğrencilere orta düzeyde bir bilgi ve kültür kazandırmaktır. Eğitimin temel hedeflerinden birisi, öğrenciye “değerler” kazandırmak ve bu değerleri tavır ve davranışlarına yansıtmalarını sağlamak ise bunun yolu “eğitim-öğretim süreçleri” içerisinde uygulanan bir dizi etkinlikten geçer. O etkinliklerden birisi de Türk Dili ve Edebiyatı Dersi okuma metinleri içerisinde yer alan “ikilemler” i ve “ahlaki çatışma” sahnelerini tartışma konusu yapmaktır. Öğrenciler bu tartışma seanslarında bir “biliş” e ulaşacaklar. Bu biliş, onları zamanla “değer” edinmeye, edinilen değerler de onunla koşut davranış kalıbına götürecektir. Psikologlar, “iyiler, doğrular ve güzeller” içerisindeki en üst değerin “adalet” olduğunu savunuyorlar. Öyleyse, kazandırılacak ilk değerin de o olması gerekiyor.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Şubat 2020 |
Gönderilme Tarihi | 15 Şubat 2020 |
Kabul Tarihi | 18 Şubat 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 3 Sayı: 3 - Prof.Dr. Şeref Kara Özel Sayısı |