Toplum ve değişme olarak sosyal bilimlerde kavramlaştırılan modernleşme, özellikle 18. yy’ın sonu ve 19. yy’ın başında dönem entellektüellerinin ortaya attıkları ilerleme düşüncesi ile ortaya çıkmıştır. Müzikte modernleşme eğilimleri ise farklı kültürlerin müziklerinde kullanılan ileri tekniklerin benimsenmesi yoluyla zaman içerisinde her toplumda kendini sergilemektedir. Müzikte yerellik, geleneksel unsurlar içermekte ve daha eski bir tarihe dayanmakta, modernleşme ise bu duruma karşıt bir görünüm sergileyebildiği gibi var olanı geliştirmeye yönelik eğilimler de göstermektedir. Şan öğretiminde modernleşme, Türkiye tarihinde özellikle 19. yüzyılda ivme kazanmıştır. Her zaman daha yeniyi yakalama eğiliminde olan modernleşen müzik, şan öğretiminde de yer almakta, dönemin bestecilerinin çeşitli besteleme teknikleri ile arya, aryantik, chanson, romance, lied vb. türdeki eserlerle şan repertuvarında kendisini göstermektedir. Ülkemiz tarihinde ilk konservatuvarın kurulmasıyla modern eserler şan repertuvarlarına dahil edilmiş, geleneksel ögelere dayanan yerel müziğin şan repertuvarına girmesi ise zaman almıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nda Tanzimat dönemiyle ivme kazanan müzikteki modernleşme çalışmaları, Cumhuriyet dönemi sonrasında da devam etmiştir. Günümüzde lisans düzeyinde şan öğretimi yapan kurumlar da modernleşme sürecinde repertuvar ve metodik eğitimde yerel repertuvardan bazen ayrı, bazen de etkilenen bir oluşum göstermiştir. Müzikteki bu modernleşme çalışmalarının özellikle şan öğretimindeki yansımaları ayrıca araştırılmıştır. Bu araştırmada, ülkemizdeki modernleşmenin yerellikle meselesi ve müziğin, özellikle şan öğretiminin bu eksendeki yeri ve gelişimi yer almaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 3 Sayı: 5 |