Tarih bilincimizin oluşmasında, geçmişten günümüze kadar geçen sürede ayakta kalabilen yapılar
ve yerleşim yerleri büyük rol oynamaktadır. Bu yapı ve yerleşim alanları bizlere geçmiş
uygarlıkların yaşam şekillerini, kültürel düzeylerini, sosyal ve ekonomik yapılarını anlamamızı
ve yorumlamamızı sağlamaktadır. İnsanlığın ortak mirası kültürel varlıklar, toplumların sadece
geçmişlerini algılamalarını değil; bugüne ve geleceğe daha doğru biçimde bakmalarını da
sağlamaktadır. Özgün değerlerin yaşatılması adına, tarihi yapıların yeni işlevlerle gelecek
kuşaklara aktarılmasıyla; hem ekonomik hem de kültürel açıdan süreklilik sağlanmaktadır. Bu
bakış açısıyla ele aldığımız bu çalışmada, Bilecik’in Söğüt İlçesi sınırları içerisinde yer alan, bir
dönem İpek Fabrikası ve Kozaklık olarak faaliyet gösteren ancak, zaman içerisinde çeşitli
sebeplerden dolayı ipek üretimine son verilmesiyle günümüzde işlevini kaybederek atıl durumda
kalan yapının yeniden işlevlendirilerek yaşayan müzeye dönüştürülmesi önerilmektedir.
Araştırmada tarama yöntemi kullanılmıştır. İlgili yapının endüstri mirası olarak korunması için
yeniden işlevlendirilerek gelecek nesillerle bağ kurabilmesi ve sürdürülebilirliğinin
sağlanabilmesi amacıyla, yeniden işlevlendirilme önerisi -post modern pazarlama ve çağdaş
müzecilik kavramlarının kesişim noktası olan- deneyim kavramı üzerinden yapılmaktadır. Çağdaş
müzecilik anlayışının yaygınlaşmasıyla birlikte müzeler, koleksiyonların ya da tarihi eserlerin
sergilendiği durağan mekânlar olmanın ötesinde; yaparak ve dokunarak öğrenme faaliyetlerinin
gerçekleştiği dinamik ve etkileşimli eğitim mekânları haline dönüşmektedir. Faaliyette bulunduğu
zamandaki mevcut üretim sisteminin tekrar oluşturulmasıyla; ipekçilik ve ipek üretim süreci
hakkında ziyaretçilerin duyularına daha fazla hitap edilerek onların eşsiz ve akılda kalan
deneyimler yaşamalarına olanak sağlayacak bir “müze-fabrika” yapısına dönüşümü
kurgulanmıştır. Deneyimsel pazarlama uygulamaları çerçevesinde, bütüncül ve interdisipliner yaklaşımla izleyenlere duyusal, duygusal, bilişsel ve davranışsal boyutlarda müze deneyimi
yaşatarak değer yaratma ve kültürel mirası sürdürmeye katkı sağlamak hedeflenmektedir.
Endüstri Mirası Mimari Koruma Yeniden İşlevlendirme Müze ve Müze Deneyimi Deneyimsel Pazarlama
The structures and settlements that have survived from the past to the present play a significant
role in forming our historical awareness. These buildings and settlements enable us to understand
and interpret past civilizations' lifestyles, cultural levels, and social and economic structures.
Cultural assets, the common heritage of humanity, are not just how societies perceive their past;
it also enables them to look at the present and the future more accurately. By transferring historical
structures to future generations with new functions to keep original values alive, continuity is
provided economically and culturally. In this study, which we consider from this point of view,
the structure, which was located within the boundaries of Bilecik's Söğüt District, which operated
as a Silk Factory and Kozaklık for a while, but lost its function due to the end of silk production
due to various reasons, and is suggested to re-functionalized and transformed into a living
museum. The scanning method was used in the research. In order to re-function the relevant
building as industrial heritage, to connect with future generations, and to ensure its sustainability,
the proposal for re-functioning is made through "experience concept" which is the intersection
point of modern marketing and contemporary museology. With the spread of contemporary
museology, museums are beyond static places where collections or historical artifacts are
exhibited; they are transformed into dynamic and interactive training areas where learning
activities by doing and touching happens. With the re-establishment of the production system
when it was active, the transformation into a "museum-factory" structure that will appeal to
visitors' senses more about sericulture and the silk production process will have unique and
memorable experiences. Within the framework of experiential marketing practices, with a holistic
and interdisciplinary approach, it is aimed to contribute to creating value and maintaining cultural
heritage by providing the audience with a museum experience in sensory, cognitive, and
behavioral dimensions.
Industrial Heritage Architectural Conservation Re-functioning Museum and Museum Experience Experiential Marketing
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 6 Sayı: 12 |