Öz
Çarlık Rusya’sının yıkılmasından sonra Bolşevikler çok milletli, çok dilli ve çok dinli bir görünüm sergileyen Sovyetler İttifakı içerisinde yer alan uluslara ilk aşamada “saygılı” davranmışlar, fakat çok geçmeden ulusal politikalarını “Sovyetleştirme” siyaseti üzerine inşa etmişlerdir. Bu durum sosyal hayatta kendisini bir “Sovyet halkı oluşturmak” şeklinde göstermiştir. Birlik içerisindeki söz konusu farklılıkların ortadan kaldırılarak “tek tip Sovyet insanı modeli” oluşturmak ana hedef haline getirilmiştir. Bu politikanın alt yapısını oluşturmak için gayri Rus halkların eğitim sistemine el atılmış; yerli mektepler kapatılarak, tek tip Sovyet mektepleri kurulmuş ve eğitim sistemi merkezileştirilmiştir. Eğitimin üst yönetimlerine Ruslar yerleştirilmiş ve eğitim, Rus diline dayandırılmıştır. Sovyet Eğitim Sistemi’nde 1933 yılına kadar her mektep, her muallim kendi tecrübesini uygulamış, dünyada ortaya konulan öğretim metotlarının tamamı, yarı okur-yazar Sovyet muallimleri tarafından tatbik edilmiştir. 1935 yılında Stalin ve Molotof’un imzasıyla çıkarılan bir emirnâme ile eğitimde görülen bu plânsızlık ortadan kaldırılmaya ve mekteplerde temin edilemeyen nizâm, talim ve terbiyenin gerçekleştirilmesine çalışılmıştır. Bu çalışmada Sovyet Özbekistan’da 1930-1940 yılları arasındaki eğitimin genel durumu ele alınmış ve Sovyet eğitim sisteminin Özbekistan’daki uygulamalarına yer verilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 8 Eylül 2020 |
Gönderilme Tarihi | 26 Ağustos 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 2 Sayı: 4 |
International Journal of Volga - Ural and Turkestan Studies
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-No Derivatives 4.0 (CC BY-NC-ND 4.0) International License.