TCO Turkish Code of Obligations art. 603 stipulates that the provisions of caution regarding the form, capacity and the spouse’s approval shall be applied to contracts concluded under other titles by real persons in order to provide personal guaranty. The cited provision which does not exist in the Swiss Code of Obligations CO -the source of TCO-, aims to prevent the creditors to avoid the rules of TCO which are protective for the interests of the cationer. Since no special provision exists for the applicability of the mentioned provisions to aval, different views have arisen both in jurisprudence and legal doctrine. In our study, we will first examine the decisions of the Supreme Court and the Constitutional Court along with their reasoning. Secondly, the content of the provisions regarding the provisions of caution regarding the form, capacity and the spouse’s approval will be elaborated and the applicability conditions thereof into aval in compliance with art. 603 shall be analyzed. In this regard, the difference between TCO and CO will be outlined. After the legal characteristics of aval are qualified, we will determine if the provisions of caution regarding the form, capacity and the spouse’s approval can be applied to aval
TBK Türk Borçlar Kanunu madde 603 uyarınca, kefaletin şekline, kefil olma ehliyetine ve eşin rızasına ilişkin hükümlerin gerçek kişilerce, kişisel güvence verilmesine ilişkin olarak başka ad altında yapılan diğer sözleşmelere de uygulanacağı öngörülmüştür. Mehaz İsviçre Borçlar Kanunu’nda İBK yer almayan bu düzenleme, kefalet sözleşmesinde yer alan kefili koruyucu sözleşmelerden kurtulmak amacıyla başka adlar altında sözleşmeler akdedilmesinin önüne geçmeyi amaçlamaktadır Kambiyo senetlerinde şahsi teminat sağlayan avalin hükmün kapsamına girip girmediğine ilişkin bir düzenlemenin olmaması Yargıtay kararlarında ve doktrinde m. 603 çerçevesinde kefaletin anılan hükümlerinin avale uygulanıp uygulanmayacağı konusunda farklı uygulama ve görüşlerin doğmasına yol açmıştır. İncelememizde öncelikle konuya ilişkin Yargıtay kararlarını ve Anayasa Mahkemesi kararını gerekçeleri ile birlikte ele aldıktan sonra, kefaletin şekline, kefil olma ehliyetine ve eşin rızasına ilişkin hükümlerin kapsamını ve bu hükümlerin m. 603 çerçevesinde uygulanabilmesi için aranan şartları tespit edeceğiz. Bu kapsamda mehaz İsviçre Borçlar Kanunu’nun ne yönde farklılaştığı ele alınacak ve nihayetinde aval kurumunun hukuki niteliği ortaya konularak, kefaletin şekline, kefil olma ehliyetine ve eşin rızasına ilişkin hükümlerin avale uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Eylül 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 4 Sayı: 2 |