TMK 873 ve 949. maddeleri uyarınca, borcun ödenmemesi halinde rehin konusu malın mülkiyetinin alacaklıya geçeceğine ilişkin sözleşme hükümleri lex commissoria anlaşmaları geçersizdir. Öğretide bu ilkeye lex commissoria yasağı denilmektedir. Tarihsel olgular dikkate alındığında, lex commissoria yasağının, güçlü durumdaki alacaklıya karşı, kredi ihtiyacı içindeki borçlunun korunması amacıyla getirildiği; bu yasak sayesinde, borçlunun korunması yanında, rehin kurumunun sürdürülebilir bir teminat aracı haline gelmesinin de sağlanmış olduğu anlaşılmaktadır. Bu yasak olmadan rehin kurumunun varlığını sürdürmesi mümkün olmayacağı gibi, sağlıklı işleyen bir ekonominin varlığından da söz edilemeyecektir. Bu nedenle, yasağın dolaylı olarak işlevsiz bırakılma ihtimalinin bulunduğu anlaşma türlerinin de irdelenmesi suretiyle, yasağın tanımının ve unsurlarının açıkça ortaya konulması oldukça önem arz etmektedir. Yasağın maddi hukuk yanında icra ve iflas hukukuyla da ilgili olduğu dikkate alınarak, rehnin paraya çevrilmesiyle ilgili taraf anlaşmalarının bu yasak karşısındaki durumunun da ortaya konulması gerekmektedir.
According to articles 873 and 949 of the Turkish Civil Code, contractual clauses providing that the property of the pledge will be transferred to the creditor in case the debtor did not pay its debt lex commissoria clauses are null and void. This principle is called the prohibition of lex commissoria by legal doctrine. Considering historical facts, it is understood that the prohibition of lex commissoria is established in order to protect the debtor who needs credit against the creditor who is in a strong position. Thanks to this prohibition, other than the protection of the debtor, the pledge institution has been made a sustainable security interest. Without this prohibition, it would not be possible to maintain the existence of the pledge institution, nor would it be possible to mention the existence of a functioning economy. For this reason, it is of utmost importance that the definition of the prohibition and its elements be clearly defined by examining the types of agreements in which the prohibition is likely to be circumvented indirectly.Considering that the prohibition of lex commissoria concerns also enforcement and bankruptcy law in addition to substantive law, it is necessary to determine the situation of agreements relating to the conversion of the pledge into the money with regards to the prohibition
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Eylül 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 4 Sayı: 2 |