Despite the fundamental role of human-induced forces in global environment having changed, knowledge about the specific factors that cause these impacts is limited and uncertainties remain. In this respect, the ecological footprint emerges as a concept used to emphasize both the apparent unsustainability of current practices and the inequalities in resource consumption among countries. The ecological footprint provides a method for measuring how much land can support the consumption of natural resources and provides a precise measure of human impact on the world. In recent years, sustainable development and biological capacity debate has mainly revolved around factors affecting the ecological footprint and approaches to improving environmental quality. Therefore, it is important to determine which factors affect the global ecological footprint. For this aim, a cross-section analysis was carried out with the quantile regression approach applied within the framework of the STIRPAT model structure for 154 countries that were allocated according to their income levels in 2016, taking into account current data. According to the quantile regression findings, the coefficients of the welfare and financial development index are positive and statistically significant. It has been concluded that the population decreases the amount of ecological footprint per person, thus, increasing the total ecological footprint. In addition, it has been determined that the density of the service sector negatively affects the ecological footprint.
İnsan kaynaklı itici güçlerin küresel çevresel değişimde oynadığı temel role rağmen, bu etkilere neden olan belirli etkenler hakkındaki bilgi sınırlıdır ve belirsizlikler devam etmektedir. Bu bağlamda, ekolojik ayak izi hem mevcut uygulamaların görünürdeki sürdürülemezliğini hem de ülkeler arasında kaynak tüketimindeki eşitsizlikleri vurgulamak için kullanılan bir kavram olarak ortaya çıkmaktadır. Ekolojik ayak izi, ne kadar arazinin doğal kaynakların tüketimini destekleyebileceğini ölçmek için bir yöntem sağlar ve insanın dünya üzerindeki etkisini açık bir biçimde ortaya koyan bir ölçü sağlamaktadır. Son yıllarda sürdürülebilir kalkınma ve biyolojik kapasite tartışmaları, esas olarak ekolojik ayak izini etkileyen faktörler ve çevresel kaliteyi iyileştirme yaklaşımları etrafında dönmektedir. Bu nedenle, küresel ekolojik ayak izini etkileyen faktörlerin belirlenmesi önemlidir. Bu amaçla 2016 yılında gelir düzeylerine göre tahsis edilen 154 ülke için STIRPAT model yapısı çerçevesinde uygulanan kantil regresyon yaklaşımı ile güncel veriler dikkate alınarak yatay kesit analizi yapılmıştır. Kantil regresyon bulgularına göre; refah ve mali gelişme endeksinin katsayıları pozitiftir ve istatistiksel olarak anlamlıdır. Nüfusun kişi başına düşen ekolojik ayak izi miktarını azalttığı, böylece toplam ekolojik ayak izini artırdığı sonucuna varılmıştır. Ayrıca hizmet sektörünün yoğunluğunun ekolojik ayak izini olumsuz etkilediği tespit edilmiştir.
Kantil Regresyon Ekolojik ayak izi STIRPAT model Kantil regresyon
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | İşletme |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 24 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 70 Sayı: 2 |