While the understanding of governance has undergone a radical change with technological developments, artificial intelligence is playing an increasingly greater role in decision-making processes as a new actor. While traditional governance mechanisms are human-centered, artificial intelligence-supported systems are effective in areas such as public administration, economy and law with their capabilities such as data analytics, automatic decision-making and predictability. Artificial intelligence is becoming not only a technical tool but also a strategic actor that redefines governance processes. This study examines how artificial intelligence is positioned as a new actor within the framework of the changing understanding of governance. The main purpose of the study is to examine the opportunities and risks that artificial intelligence offers in terms of transparency, accountability and effectiveness in governance by evaluating the integration of artificial intelligence into governance mechanisms, its role in decision-making processes and its impact on public policies. In this study, which employs qualitative research methods, a comprehensive literature review has been conducted on how the understanding of governance has evolved and the role of artificial intelligence in this transformation. It was concluded that artificial intelligence is an effective actor in governance processes by enabling faster and more efficient decisions, but ethics, security and control mechanisms need to be developed. While the role of artificial intelligence as an actor in governance offers great opportunities if implemented in a well-regulated and ethical manner, serious risks can be faced if critical issues such as transparency, accountability and security are not considered.
Teknolojik gelişmelerle birlikte yönetişim anlayışı köklü bir değişim geçirirken, yapay zekâ yeni bir aktör olarak karar alma süreçlerinde giderek daha fazla rol oynamaktadır. Geleneksel yönetişim mekanizmaları insan odaklı bir yapıdayken yapay zekâ destekli sistemler veri analitiği, otomatik karar alma ve öngörülebilirlik gibi yetenekleriyle kamu yönetimi, ekonomi ve hukuk gibi alanlarda etkili olmaktadır. Yapay zekâ, sadece teknik bir araç değil, aynı zamanda yönetişim süreçlerini yeniden tanımlayan stratejik bir aktör haline gelmektedir. Bu çalışmada değişen yönetişim anlayışı çerçevesinde yapay zekânın yeni bir aktör olarak nasıl konumlandığı incelenmektedir. Çalışmanın temel amacı, yapay zekânın yönetişim mekanizmalarına entegrasyonu, karar alma süreçlerindeki rolü ve kamu politikalarına etkisinin değerlendirilerek yapay zekânın yönetişimde şeffaflık, hesap verebilirlik ve etkinlik açısından sunduğu fırsatları ve riskleri irdelemektir. Nitel araştırma yönteminin kullanıldığı bu çalışmada, yönetişim anlayışının nasıl evrildiğine ve yapay zekânın bu dönüşümdeki rolüne ilişkin kapsamlı bir literatür taraması yapılmıştır. Yapay zekânın daha hızlı ve verimli kararlar alınmasını sağlayarak yönetişim süreçlerinde etkin bir aktör olarak yer aldığı ancak etik, güvenlik ve denetim mekanizmalarının geliştirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Yapay zekânın yönetişimde aktör olarak rol alması iyi düzenlenmiş ve etik kurallara dayalı bir şekilde uygulanırsa büyük fırsatlar sunabilirken şeffaflık, hesap verebilirlik ve güvenlik gibi kritik konuların dikkate alınmaması durumunda da ciddi risklerle karşı karşıya kalınabilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kamu Yönetimi |
Bölüm | Derlemeler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Eylül 2025 |
Gönderilme Tarihi | 17 Mart 2025 |
Kabul Tarihi | 27 Ağustos 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 24 Sayı: 53 |