Postoperatif ateş jinekolojik operasyon sonrası hastanede yatan bireylerin sağlığını tehdit eden ve en sık karşılaşılan komplikasyon olarak bilinir. Ateşin jinekolojik operasyon sonrası görülme insidansı % 5 ile % 46 arasında değişmektedir. Ateş postoperatif infeksiyonun ilk belirtisi sayılmaktadır. Ancak her postoperatif ateş yükselmesi febril morbidite değildir. Çalışmamıza Ekim 2001-Mayıs 2002 tarihleri arasında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı’nda selim ve habis jinekolojik hastalık nedeni ile başvuran ve hastaneye yatırılarak opere edilen 265 olgu dahil edildi. Jinekolojik operasyon geçiren 265 olgunun 23’ünde (% 8.7) postoperatif febril morbidite saptandı. Febril morbidite olarak tanımlanan olguların klinik değerlendirme sonucunda % 51.1’inde (12/23) infeksiyon açısından patolojik bulgu saptandı, 3 olguda bakteriyemi, 5 olguda üriner infeksiyon, 1 olguda akciğer infeksiyonu ve 3 olguda da pelvik infeksiyon odağı mevcuttu. Febril morbidite saptanan ve saptanmayan olgular arasında yaş, operasyon süresi, peroperatif kan transfüzyonu, dren, nazogastrik sonda açısından istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu gözlendi. Fakat menopoz durumu, VKİ, sigara kullanımı, peroperatif komplikasyon, postoperatif kan transfüzyonu açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark omadığı gözlendi. Sonuç olarak, postoperatif ateşli hastalarda rutin laboratuar incelemenin maliyet-fayda açısından yarar sağlamadığı savunulsa da bizim çalışmamızda hastaların yaklaşık yarısında infeksiyöz patoloji saptanmıştır. İnfeksiyon oranlarının her klinikten kliniğe değiştiği göz önüne alınırsa bizim kendi kliniğimizde febril morbidite hastalarına daha hassas yaklaşılması gerektiği sonucuna varıldı.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırmalar |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 19 Temmuz 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2006 Cilt: 37 Sayı: 4 |