Throughout history, vagrancy has been used in various societies to denote someone who is “dangerous”; vagrancy regulations have been enacted and implemented to eliminate the “danger” with sanctions, such as death penalty, imprisonment, forced labor, and exile, by determining this danger according to social needs. Historically, there have been approaches to vagrancy, sometimes punishing them, applying measures to prevent crime, and sometimes protecting and assisting them. Currently, the 1982 Constitution, the European Convention on Human Rights, the Turkish Civil Code, and various texts contain regulations on vagrancy. Today, the objectives of protection and prevention of crime continue to exist in a mixed manner. The study highlights how changes in social life determine vagrancy as a social phenomenon. The effects of wars, epidemics, population changes, and economic structure changes on both the scope of vagrants and their position before legal order and the tools to be used to combat them are discussed. While the new position of vagrancy, which was regulated as a crime under Turkish law until 1963, in the perspective of critical criminal law is determined, the relationship of vagrancy with the concept of underclass is revealed.
Serserilik tarih boyunca çeşitli toplumlarda “tehlikeli” bulunanı ifade etmek üzere kullanılmış; serserilik düzenlemeleri, bu tehlikenin içeriğini döneminin toplumsal yapısına ve ihtiyaçlarına göre doldurarak; ölüm cezası, hapis cezası, zorla çalıştırma, sürgün gibi yaptırımlarla “tehlikeyi” bertaraf etmek üzere yürürlüğe konulmuş ve uygulanmıştır. Serseriliğin tarihsel seyrine bakıldığında onlara yönelik bazen cezalandırma bazen suç işlenmesinin önlenmesine yönelik tedbirler uygulama bazen de koruma, yardım etme yönünde yaklaşımlar söz konusu olmuştur. Hâlihazırda 1982 Anayasası, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Türk Medeni Kanunu ve çeşitli hukuki metinlerde serserilere yönelik düzenlemelere rastlanmaktadır. Yürürlükte bulunan mevzuat incelendiğinde koruma ve suç işlenmesinin önlenmesi amaçlarının karma bir şekilde varlığını sürdürdüğü görülmektedir. Çalışmada tarihsel süreçte serserilik düzenlemeleri toplumsal yaşamda meydana gelen değişimler ekseninde incelenirken bu değişimlerin sosyal bir fenomen olarak serseriliği ve serserileri ne şekilde belirlediğine dikkat çekilmiştir. Savaşlar, salgın hastalıklar, nüfus değişiklikleri ve ekonomik yapıda meydana gelen değişimlerin hem serserilerin kapsamına hem onların hukuk düzeni karşısındaki konumlarına ve onlarla mücadelede başvurulacak araçlara etkisi ele alınmıştır. Türk hukukunda da 1963 yılına kadar suç olarak düzenlenen serseriliğin eleştirel ceza hukuku perspektifinde yeni konumuna dair tespitlere yer verilirken serserilerin sınıf altı kavramıyla ilişkisi ortaya konulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kriminoloji (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 14 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 5 Ağustos 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 12 Sayı: 2 |