Bilişsel kurama göre borderline kişilik bozuklukluğu, kökeni çocukluk çağı deneyimlerine dayanan kendine özgü işlevsiz inançlar ile karakterizedir. Çaresizlik, güvensizlik ve terkedilme korkusunu merkezine alan bu inançlar, yoğun öfke tepkileri ve davranışlarda aşırılıklar gibi belirtilere neden olmaktadır. Çocuklukta ebeveynden algılanan red, ilerleyen yıllarda reddedilme duyarlılığının gelişmesine, bu duyarlılık ise kişiler arası ilişkilerde algılanan red deneyimlerinde artışa yol açabilmektedir. Tekrarlayan reddedilme algısı hayal kırıklığı, acı ve öfke gibi tepkileri şiddetlendirebilir. Yıkıcı duygusal ve davranışsal tepkilerin ilişkilere verdiği zarar ise mevcut işlevsiz inançları pekiştirmektedir. Bu çalışmanın amacı, çocuklukta algılanan ebeveyn reddi ile borderline kişilik bozukluğu inançları arasındaki ilişkide reddedilme duyarlılığı ve sürekli öfkenin sıralı aracı etkisinin sınanmasıdır. Araştırma Türkiye toplumu örnekleminden 18-72 yaş arası 550 katılımcı ile yürütülmüştür. Sosyodemografik ve Kişisel Bilgi Formu, Yetişkin Ebeveyn Kabul-Red Ölçeği/Kısa Form, Yetişkin Reddedilme Duyarlılığı Ölçeği, Sürekli Öfke ve Öfke İfade Tarzı Ölçeği-Sürekli Öfke alt ölçeği ve Kişilik İnanç Ölçeği/Kısa Formu-Borderline Kişilik Bozukluğu alt ölçeği aracılığıyla çevrimiçi veri toplanmıştır. Araştırma bulguları hem anneden hem de babadan algılanan reddin, reddedilme duyarlılığı ve sürekli öfkenin sıralı aracılığıyla borderline kişilik bozukluğu inançlarını yordadığını göstermiştir. Ayrıca kadınlarda hem anneden hem de babadan algılanan reddin önce reddedilme duyarlılığını, ardından sürekli öfkeyi artırarak, borderline kişilik bozukluğu işlevsiz inançlarının gelişiminde rol oynadığını ortaya koymuştur. Erkeklerde ise, algılanan anne ve baba reddinin, reddedilme duyarlılığı ve borderline kişilik bozukluğu inançları ile anlamlı düzeyde ilişkili olduğu, ancak mevcut çalışmada önerilen sıralı aracı etki mekanizmasının yordayıcı gücünün olmadığı görülmüştür. Bu çalışma borderline kişilik özelliklerinin ve bilişsel işleyişinin cinsiyet temelli farklılıklarının anlaşılmasına katkı sağlamaktadır. Bulgular, kadınlarda işleyen mekanizmayı açıklamakla birlikte, erkeklerde alternatif modellerin test edilmesinin gerekliliğini ortaya koymaktadır.
Algılanan anne reddi algılanan baba reddi borderline kişilik inançları reddedilme duyarlılığı sürekli öfke
According to cognitive theory, borderline personality disorder is characterized by distinctive dysfunctional beliefs rooted in childhood experiences. Centered around themes of helplessness, distrust, and fear of abandonment, these dysfunctional beliefs result in symptoms such as intense anger reactions and behavioral extremes. Perceived parental rejection during childhood can contribute to the development of rejection sensitivity in later years, and this sensitivity, in turn, increases the experiences of perceived rejections in interpersonal relations. Repeated perceptions of rejection amplify emotional responses such as frustration, pain, and anger. Destructive emotional and behavioral reactions damage relationships, further perpetuating the individual’s dysfunctional beliefs. The purpose of the present study was to test the serial mediating effect of rejection sensitivity and trait anger between perceived parental rejection and borderline personality disorder beliefs. The study was conducted with a community sample from Türkiye of 550 participants between the ages of 18 and 72. The Sociodemographic and Personal Information Form, Adult Parental Acceptance-Rejection Scale/Short Form, Adult Rejection Sensitivity Scale, Trait Anger, and Anger Expression Scale-Trait Anger subscale, and Personality Belief Scale/Short Form-Borderline Personality Disorder subscale were used in the study. The research findings demonstrated that both perceived maternal and paternal rejection predict borderline personality disorder beliefs through the serial mediation of rejection sensitivity and trait anger. Additionally, the study revealed that in women, perceived rejection from both mothers and fathers plays a role in the development of borderline personality disorder dysfunctional beliefs by first increasing rejection sensitivity, which subsequently increases trait anger. In men, although perceived rejection from both parents is correlated with rejection sensitivity and borderline personality disorder beliefs, the serial mediation mechanism in the proposed model does not have a predictive power. The findings of this study contribute to the understanding of gender-based differences in borderline personality traits and cognitive functioning. The findings explain the mechanism operating in women but reveal the necessity of testing alternative models in men.
Perceived maternal rejection perceived paternal rejection borderline personality beliefs rejection sensitivity trait anger
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Bilişsel ve Hesaplamalı Psikoloji (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Ağustos 2025 |
Gönderilme Tarihi | 13 Nisan 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 45 Sayı: 2 |
Psikoloji Çalışmaları / Studies In Psychology / ISSN- 1304-4680