İnsan dünyada var olmaya başladığından günümüze değin çeşitli yaşam formları içinde doğayla etkileşim halinde olmuştur. Göçebe yaşam tarzının ardından yerleşik yaşam düzenine geçilmiş; antik dönemde kurulan kentler ile insanlar kent formu içinde yaşamlarını sürdürmüştür. Yerleşik düzene geçilmeden önce barınma, beslenme gibi temel ihtiyaçlar için ilişkilendirilen doğanın etkisi kent yaşamında süregelen temel ihtiyaçların yanı sıra ekonomi ve ulaşımın gelişiminde de önemli bir rol oynamıştır. İlk kurulan kentler verimli topraklar ve su kaynakları çevresinde şekillenmiş, kentliler tarımı ve sulamayı geliştirmiş; doğanın zengin kaynaklarından yararlanarak hayatlarına devam etmiştir. Antik dönemde deniz ve ırmakların ticaret üzerinden önemli bir etkisi olmuş, deniz ve ırmaklar yoluyla ticaretin yapılabilmesi için basit ulaşım araçları icat edilmeye başlanmıştır. Türkiye’de Aydın ilinin Söke ilçesinin Güllübahçe kasabasında bulunan Priene Antik Kenti Menderes Irmağı Vadisi’nde, Samsun Dağı’nın güney yamacında konumlanmıştır. Ege Denizi’nin kıyısında kurulan kent geç klasik Helenistik kentlerden ve İyonya’nın en eski yerleşimlerinden biridir. Priene’nin eğilimli bir araziye sahip olması kentin planlanmasını etkilemiş; su kaynaklarına yakın oluşu ekonomisinin gelişimini sağlamış; tepede konumlandırılan akropolü savunma sistemi güçlendirmiştir. Menderes Nehri’nin taşıdığı alüvyonlar sebebiyle denizden uzaklaşan kent iki kez kurulmuş, kentin kurulan her iki formunda da yaşam doğal kaynakların çevresinde ilerlemiştir. Bu çalışmada literatür taraması yöntemi kullanılarak kent ve doğa etkileşimi kavramsal çerçevede ve tarihsel arka plan üzerinden ele alınmaktadır. Kent ve doğa etkileşimli ilişkisinin içeriği, boyutları ve hususiyetleri ile antik dönemde Priene Antik Kenti örneği üzerinden değerlendirilecektir. Çalışmada Priene Antik Kenti’nin doğayla ilişkisinin kent ve doğa etkileşimi çerçevesinde ortaya konularak literatüre katkı sağlaması beklenmektedir. Çalışmanın sonucunda antik kentler üzerine kent ve doğa etkileşiminin farklı boyutlarının değerlendirilebileceği araştırmalar yapılabilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Temmuz 2021 |
Kabul Tarihi | 15 Ocak 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 9 Sayı: 18 |