Havacılık tıbbı, uçuş sırasında insanın fizyolojik, psikolojik, işlevsel ve çevresel faktörlere uyumunu saptayan bilimsel bir disiplindir. Birinci Dünya Savaşı'nın başında zeplinler ve bombardıman uçakları gibi yüksek irtifalarda uçan uçakların kullanılması ile havacıların tıbbi-psikolojik, teknik ve askeri koruma talepleri ortaya çıkmıştır. İlk kez 1916'da Alman hava kuvvetlerinde havacılık tıbbı bölümü oluşturularak eğitime başlamadan önce başvuranların çok kademeli tıbbi muayenesi başlatılmıştır. 1919'da Paris'teki Barış Konferansı'nın ardından, havacıların ruhsatlandırılması için ilk uluslararası tıbbi gereklilikler üzerinde anlaşmaya varılmıştır. Birinci Dünya Savaşından itibaren ülkemizde de uçuş doktorları yetiştirmeye başlanmış, Cumhuriyetin kuruluşu sonrasında pilot adaylarının seçimi ve yıllık muayeneleri Eskişehir’de Hava Sıhhi Muayene Komisyonu tarafından yapılmıştır. Havacılık tıbbı” veya “hava-uzay tıbbı”, aslında bir uzmanlık dalı olarak kabul edilmesine rağmen ülkemiz dahil birçok ülkede havacılık tıbbında sadece temel ve ileri lisansüstü eğitim verilmektedir. İlk kez 1953’te Amerika Birleşik Devletleri’nde hava hekimliği tıpta bir uzmanlık dalı olarak kabul edilmiştir. Ülkemizde 1973'te tıpta uzmanlık tüzüğünde “hava ve uzay hekimliği” ana bilim dalı olarak yer almış, ancak hiç bir tıp fakültesince böyle bir bilim dalı açılmamış, sadece 1986'da Gülhane Askeri Tıp Akademisinde Hava ve Uzay Hekimliği Ana Bilim Dalı olarak açılan bölümden 1988-2004 yılları arasında 7 hava ve uzay hekimliği uzmanı mezun edilmiştir. Bu derlemede, havacılık tıbbının ortaya çıkışı, dünyada ve ülkemizdeki gelişimi ve geleceği sunulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Şubat 2021 |
Gönderilme Tarihi | 23 Eylül 2020 |
Kabul Tarihi | 25 Şubat 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 1 Sayı: 2 |