Objectives: The aim of this study was to investigate characteristics of neonates hospitalized to Neonatal Unit due to indirect hyperbilirubinemia and to determine risk factors for indirect hyperbilirubinemia. Materials and methods: Totally 222 newborns, aged ≥35 weeks of gestational age and hospitalized in neonatal unit with indirect hyperbilirubinemia, were investigated. Physical examination and laboratory studies of children were performed. Decision of phototherapy and exchange transfusion was done according to total serum bilirubin (TSB) level that notified in the Guidelines of American Academy of Pediatrics. Results: Study group consisted of 131 (60%) male and 91 (30%) female newborns. No significant difference was found in TSB values between male and female neonates. There was 71.2% term and 19.8% late preterm newborn babies. Babies born with spontaneous vaginal delivery had borderline higher TSB values compared with cesarean section deliveries (p=0.051). ABO blood group incompatibility was found in 30.1% and Rh incompatibility in 6.7%. Insufficient nutrition and inadequate caloric intake were found in 49 (22.7%) of neonates, urinary tract infection in 19 (8.5%), hypernatremic dehydration in 9 (4.5%) and hypothyroidism in 4 (2.0%). Exchange transfusion was performed in 10 newborns and kernicterus occurred in two. A significant negative correlation was found between TSB values at hospitalization and baby\'s birth (p
Indirect hyperbilirubinemia etiological factors kernicterus late preterm
Amaç: Bu çalışmanın amacı, indirekt hiperbilirübinemi nedeni ile Yenidoğan Ünitesi\'ne yatırılan olguların özelliklerini ortaya koymayı ve indirekt hiperbilirübinemi açısından risk faktörlerini belirlemektir. Gereç ve yöntem: Bu çalışmada Yenidoğan Ünitesinde, yatırılarak tedavi edilen gebelik yaşı 35 hafta ve üzerinde olan 222 indirekt hiperbilirubinemili yenidoğan incelendi. Hastaların fizik muayeneleri ve laboratuvar çalışmaları yapıldı. Fototerapi ve kan değişimi kararı Amerikan Pediatri Akademisi\'nin önerilerinde bildirilen total serum bilirübin (TSB) değerlerine göre verildi. Bulgular: Çalışma grubundaki olguların 131\'i (%59) erkek, 91\'i (%41) kız idi. Kız ve erkek bebekler arasında TSB değerleri açısından aralarında anlamlı fark bulunmadı (p>0.05). Olgularımızın %71.2\'sini term bebekler, %19.8\'ini 35-37 gebelik haftasındaki geç preterm bebekler oluşturuyordu. Spontan vajinal yolla doğan olguların yatış TSB değerleri, sezaryen ile doğan olgulara göre sınırda yüksek bulundu. (p=0.051). Olguların %30.1\'inde ABO kan grubu uygunsuzluğu, %6.7\'sinde Rh grup uygunsuzluğu saptandı. Hastaların 49\'unda (%22.7) yetersiz beslenme ve yetersiz kalori alımı, 19 (%8.5)\'unda üriner sistem enfeksiyonu, 9 (%4.05)\'unda hipernatremik dehidratasyon, saptandı. On (%4.5) hastaya kan değişimi uygulandı ve iki olguda kernikterus gelişti. Sarılıklı bebeklerin doğum tartıları ile yatış TSB düzeyi arasında negatif korelasyon (p
İndirekt hiperbilirübinemi etyolojik faktörler kernikterus geç preterm
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Yazısı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 |