Objective: In our study we aimed to examine serum homocysteine levels of patients without thyroid dysfunctions who have high serum anti thyroid peroxidase (anti-TPO) levels and patients with subclinical hypothyroidism who have high serum thyroid stimulating hormone (TSH) and anti-TPO levels. Methods: One hundred and seven premenopause female outpatients who referred to endocrine clinic of our hospital were included in our study. We generated 3 groups. First group (Control) consists of 53 (50%) patients between the ages of 30-40 years. Second group (Euthyroid) consists of 31 (29%) patients between the ages of 26-49. Third group (Subclinical Hypothyroidism) consists of 23 (21%) patients between the ages of 33-53 years. Serum total cholesterol, triglycerides, high density lipoprotein (HDL) levels were measured by Olympus 2700 autoanalyzer. Serum TSH, free T4, anti-TPO and homocysteine levels were measured by Siemens Immulite 2000 autoanalyzer. Results: In our study, total cholesterol, triglycerides, low density lipoprotein (LDL) and very low density lipoprotein (VLDL) levels were not statistically significantly different among the groups. Although serum homocysteine levels of the third group were higher than the other groups it was not statistically significantly different among the groups. Conclusion: Serum homocysteine and lipid levels of patients with euthyroidism and subclinical hypothyroidism who have positive anti-TPO levels may be inadequate in assessing the risk of cardiovascular diseases. J Clin Exp Invest 2013; 4 (3): 293-297
Amaç: Çalışmamızda serum anti-tiroid peroksidaz antikor (anti-TPO) seviyesi yüksek, tiroid disfonksiyonu olmayan olgular ile serum tiroid stimulan hormon (TSH) ve anti-TPO seviyeleri yüksek subklinik hipotiroidili olgularda serum homosistein düzeylerini incelemeyi amaçladık. Yöntemler: Çalışmamıza hastanemiz endokrin polikliniğine başvuran premenopozlu 107 kadın olgu alındı. Birinci grup; 30-40 yaşları arasında 53 (%50) kişi kontrol grubu, ikinci grup; 26-49 yaşları arasında 31 (%29) kişi ötiroid grubu, üçüncü grup; 33-53 yaşları arasında 23 (%21) kişi subklinik hipotiroidi grubu olarak belirlendi. Serum total kolesterol, trigliserid, yüksek dansiteli lipoprotein(HDL) düzeyi Olympus 2700 otoanalizöründe, tiroid stimülan hormon (TSH), serbest tiroksin (FT4), anti-TPO ve homosistein düzeyleri Immulite-2000 cihazında ölçüldü. Bulgular: Çalışmamızda gruplar arasında total kolesterol, trigliserid, düşük dansiteli lipoprotein (LDL) ve çok düşük dansiteli lipoprotein (VLDL) düzeyleri farklılık göstermedi. Subklinik hipotiroidi grubunda homosistein düzeyleri diğer gruplara göre daha yüksek olmasına rağmen gruplar arasında anlamlı bir fark saptanmadı. Sonuç: Anti tiroid peroksidaz pozitif, ötiroid ve subklinik hipotiroidili olan olgularda serum lipid ve homosistein düzeyleri kardiyovasküler hastalık riskini değerlendirmede yetersiz kalabilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Yazısı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Eylül 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 4 Sayı: 3 |