Amaç: Acinetobacter baumannii suşları sahip oldukları antibiyotiklere karşı çoklu direnç geliştirme yeteneği sayesinde günümüzde neredeyse tedavi edilemez hastane kaynaklı enfeksiyonlarının patojeni haline gelmiştir. Çalışmamızda Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi\'nde çeşitli örneklerden izole edilen A. baumannii suşlarının direnç oranları belirlemesi amaçlandı. Yöntemler: Çalışmamıza Haziran 2010 ve Haziran 2011 tarihleri arasında Dicle Üniversitesi tıp fakültesi hastanesinde takip edilen hastalardan izole edilen 270 hastaya ait A. baumannii kültür sonuçları değerlendirildi. A. baumannii suşlarının direnç oranları klasik yöntemlerle ve BD Phoenix (BD Diagnostic Systems, Sparks, MD) otomatik sistemi kullanılarak belirlendi. Bulgular: Çalışmamız 82 (% 30.4) kadın ve 188 (% 69.6) erkek olgudan oluşuyordu. A. baumannii suşları için amikasin (% 76), ampisillin/sulbaktam (% 94), aztreonam (% 96), sefepim (% 95), sefotaksim (% 98), seftazidim (% 95), siprofloksasin (% 93), kolistin (% 6), gentamisin (% 94), imipenem (% 87), levofloksasin (% 87), meropenem (% 87), piperasillin/tazobaktam (% 92), tetrasiklin (% 84), trimetoprim/sulfametoksazole (% 82) direnç oranları görüldü. Sonuç: Kültürlerimizden izole ettiğimiz A. baumannii suşlarında kolistin hariç diğer antibiyotiklere karşı çok yüksek oranda direnç görüldü. Antibiyotik duyarlılığının bölgeler, hastaneler ve hatta kliniklerde yıldan yıla değişebileceği unutulmamalı ve direnç gelişimi sürekli izlenmelidir. Kültür sonucu çıkıncaya kadar ampirik tedavi seçilirken o yerin A. baumannii direnç oranları göz önünde bulundurulmalıdır. A. baumannii ile oluşan enfeksiyonlarda tedavi sırasında direnç gelişebileceği düşünülerek kültür ve antibiyogramlar tedavi sırasında tekrarlanmalıdır.
Objective: Nowadays nearly, Acinetobacter baumannii has become an incurable nosocomial infections\' pathogen due to its ability developing multiple resistance against antibiotics strains In our study, it was aimed to determine rates of resistance of A. baumannii strains isolated from various samples in the Dicle University Hospital. Methods: A. baumannii culture results of 270 patients that were followed in the Dicle University Medical Faculty Hospital between June 2010 and June 2011 were evaluated. Resistance rates of A. baumannii strains were cultured by conventional methods and BD Phoenix (BD Diagnostic Systems, Sparks, MD) automated system. Results: Our study included 82 (30.4%) female and 188 (69.6%) male. Resistance rates of A. baumannii strains were as follows: amikacin (76%), ampicillin / sulbactam (94%), aztreonam (96%), cefepime (95%), cefotaxime (98%), ceftazidime (95%), ciprofloxacin (93%), colistin (6%), gentamicin (94%), imipenem (87%), levofloxacin (87%), meropenem (87%), piperacillin / tazobactam (92%), tetracycline (84%), trimethoprim / sulfamethoxazole (82%). Conclusions: A. baumannii strains isolated from our cultures have very high rate of resistance against antimicrobial agents except colistin. It should not be forgotten that antibiotic susceptibility may change from year to year in the regions, hospitals and even clinics, and resistance rates should be continuously monitored. When selecting empiric treatment, resistance rates of A. baumannii of that location should be considered until having culture results. In the infections caused by A. baumannii cultures and antibiograms should be repeated during treatment because that A. baumannii strains may change resistance ratio. J Clin Exp Invest 2013; 4 (3): 318-321
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Yazısı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Eylül 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 4 Sayı: 3 |