Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Osmanlı Devleti’nden ayrılıp bağımsızlığını ilan eden Yemen, 1962-1968 yılları arasında bir iç savaşa sahne olur, benzer bir şekilde 2011’den günümüze kadar devam eden yeni bir iç savaş daha yaşanır. Geçmişte halkının refah ve huzur içinde yaşadığı, mutlu Arap (Arabia Felix) gibi anlamlara gelen isimlerle anılan Yemen, günümüzde bu sıfatlardan çok uzak, kaos ve kargaşa içinde varlığını sürdürmektedir. Aden Körfezi, Bab Al-Mendeb Boğazı, Kızıldeniz, Süveyş Kanalı suyolunun güneyini kontrol eden stratejik bir coğrafyada bulunan Yemen’e farklı devletlerin kendi çıkarları için yapmış oldukları müdahaleler, ülkenin kırılgan bir yapıya sahip olmasına ve devlet yönetiminin zayıf kalmasına sebep olmuştur. Her ne kadar ülkenin kuzey ve güney bölgeleri birleşmiş olsa da hükümet zayıflığı ile gelen iç çatışmalar Husiler’in Sana’yı ele geçirmesine yol açar. Yemen’de kendi içinde farklı gündemler takip eden gerek siyasi gerekse toplumsal rol oynayan iç dinamikler, bu savaşlarda hedef ve çıkar ortaklığına dayalı dış aktörlerin desteğini alırlar. Örneğin, İran bu mücadeleler sırasında görünürde yumuşak güç unsurlarına başvurur. Sert güce başvurması ise perde arkasından Husiler aracılığı ile gerçekleşir. Suudi Arabistan ise bu güç mücadelesinde geleneksel dış politika anlayışında görülmemiş bir hamle yaparak 2015 yılında düzenlenen “Kararlılık Fırtınası” ile doğrudan sert güç unsurlarını kullanarak sahnede yerini alır. Bu çalışmada, Yemen’deki iç çatışmalara müdahil olan dış aktörlerin, (BAE, Suudi Arabistan ve İran) çatışmaların seyrini nasıl değiştirdiği ve iç aktörler üzerinde nasıl bir tesire sebep olduğu ele alınmıştır.
Suudi Arabistan İran Birleşik Arap Emirlikleri Yemen Arap Baharı
After the First World War and the independence of Yemen from the Ottoman Empire, it became the scene of a civil war between the years 1962-1968, and similar to that from 2011 to the present day witnessing a new civil war. Yemen was known in the past as “Arabia felix” or (Happy Arabia), where it’s people lived in peace and prosperity, but at the present time Yemen lives in a state of chaos and violence far from the old characteristics. The strategic geographic location of Yemen made it control over the Gulf of Aden, the Red Sea, Babül’ Mandeb and the waterway of the Suez Canal, but external interventions by some countries in Yemen made it a country with a fragile structure and weak management. Despite the unity of the two parts of Yemen (northern and southern), which is supposed to increase the power of the state, but the weakness of the government and the presence of internal conflicts made the state weak, which enabled the Houthis to control Sana’a. The internal political forces play an important role, whether economic or political, in the Yemen war, as they receive support from external parties on the basis of a partnership of purpose and interests. Iran has moved from using it’s soft power in these conflicts to hard power through the Houthis. On the other hand, Saudi Arabia abandoned it’s traditional foreign policy in an unprecedented step in this conflict and began to use hard force in the Yemeni arena, which was exemplified by the Decisive Storm that began in 2015. In this study, the external factors (the UAE, Saudi Arabia and Iran) involved in internal conflicts in Yemen will be studied and how they have an impact on the effective local actors.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 13 Kasım 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 3 Sayı: 2 |