Bu makale, Luce Irigaray ve Gayle Rubin'in geliştirdikleri teoriler ışığında kadınların maruz kaldığı tahakkümü feminist bir bakış açısıyla incelemeyi amaçlamaktadır. Makale, Irigaray ve Rubin’in kavram ve teorilerinden yararlanarak Ursula K. Le Guin'in Lavinia romanını analiz etme amacı taşımaktadır. Irigaray fallus ve söz merkezciliği eleştirerek, kadınların simgesel düzenden dışlandığına vurgu yapmaktadır. Irigaray’ın önemli bir diğer argümanı, ataerkil toplumlarda erkekler arası ilişkiler kurmak ve geliştirmek adına kadınların takas edildiğidir. Rubin de benzer bir şekilde kadınların alınıp satılan metalara dönüşmesine neden olan akrabalık sistemlerine odaklanmakta ve kadınların erkeklerin boyundurlukları altına girmelerinin kökenlerini araştırmaktadır. Bahsedilen temalar, Virgil'in Aeneid adlı epik şiirinin yeniden bir yorumlanması olan Lavinia’da görülebilmektedir. Roman, Lavinia’nın özerk bir birey olamamasına, metalaştırılmasına ve ataerkil normların dikte ettiği rollere (bakire, eş ve anne) bürünme zorunluluğuna odaklanmaktadır. Çalışma, Irigaray ve Rubin'in teorileri ve Le Guin'in anlatısıyla, Lavinia adlı romanın kadınlar üstünde kurulan tahakkümü ve kadınların temsil sorununa nasıl yaklaşıldığını incelemeyi hedeflemektedir.
Ursula K. Le Guin’nin Lavinia’sı Feminizm Fallusmerkecilik Metalaştırılma Kadınların Takas Edilmesi
This paper explores the subordination of women through the feminist lens, drawing from the works of feminist critics Luce Irigaray and Gayle Rubin. In light of their theories, the paper aims to analyze Ursula K. Le Guin's novel Lavinia. Irigaray's critique of phallogocentrism highlights the exclusion of women from the symbolic order, pointing out that the patriarchal society functions with the practice of exchanging women in order to establish relations between men. Rubin likewise focuses on kinship systems that commodify women and traces the roots of women’s subordination. These themes are highlighted in Le Guin’s novel Lavinia, which is a reimagining of Virgil's Aeneid from Lavinia's perspective. The novel highlights her lack of autonomy, her commodification and the roles that are dictated by the patriarchal norms, namely the role of the virgin and later on, the wife and the mother. Through Irigaray and Rubin's insights and Le Guin's narrative, this paper aims to navigate the issue of women's subordination, emphasizing how the novel sheds light on women’s oppression and representation.
Ursula K. Le Guin’s Lavinia Feminism Phallogocentrism Commodification Exchange of Women
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları (Diğer) |
Bölüm | İnceleme Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 13 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 17 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 2 Temmuz 2024 |
Kabul Tarihi | 16 Ağustos 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 2 Sayı: 2 |