Soyut dışavurumculuğun biçime ve duyguya verdiği aşırı öneme karşı tepki
olarak, nesnenin nesne olma özelliğine dikkat çekmek, ifade, tarihsel ve sembolik
anlamları minimuma indirgemek amacıyla ortaya çıkan Minimal Sanat ve bu akımın sanatçıları
nesnelere ve nesnelliğe olan bu ilgiden dolayı daha çok heykel üzerinde
yoğunlaşmışlardır. Minimal Sanat’ın öncülerinden olan Donald Judd, sanatta düş
gücü ürününe, her türlü dışavurumcu (ekspresyonist) anlatıma karşı olmuş,
“belirli nesneler” adını verdiği yalın geometrik biçimleri kullanarak nesnel
heykel anlayışını savunmuştur. Kompozisyonu, parçalar arasındaki ilişki üstüne
kurma ilkesine karşı çıkmış, tümevarım ilkesini benimsemiştir.
Minimal Art emerged in
order to draw attention to the object of the object, to minimize the
expression, historical and symbolic meanings, and the artists of this movement
to concentrate on the sculpture because of this objection to the objects and
the objectivity as a reaction against the excessive preliminaries of abstract
expressionism. Donald Judd, one of the pioneers of minimal art, defended all
forms of expressive expression in the artistic imagination and defended the
concept of objective sculpture by using simple geometric forms called
"specific objects". Composition opposes the principle of establishing
on the relationship between parts, adopting induction principle.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 13 Temmuz 2019 |
Gönderilme Tarihi | 7 Eylül 2018 |
Kabul Tarihi | 29 Nisan 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 5 Sayı: 1 |