Ülkemizde ve
dünyada özel gereksinimli bireylere ve onların eğitimine verilen önemin artması
ile birlikte, eğitim alanından ön plana çıkmakta olan kaynaştırma eğitimi, özel
gereksinimli öğrencilerin destek özel eğitim hizmetleri sağlanarak akranları
ile birlikte genel eğitim sınıflarında eğitim alması olarak tanımlanmaktadır.
Kaynaştırma eğitiminde, pozitif bir eğitim ortamının oluşturulmasında en önemli
görev öğretmenlere düşmektedir. Bu bağlamda özel gereksinimli öğrencilerin
tanılama sürecinden sonra ilk olarak dahil oldukları eğitim süreci okul öncesi
eğitimidir. Okul öncesi eğitimde öğrencilerin bilişsel özellikleri düşünüldüğünde
özel gereksinimli öğrencinin eğitim sürecine dahil olmasında en büyük rol okul
öncesi öğretmenine düşmektedir. Tüm öğretmenler gibi okul öncesi öğretmenleri
de eğitim ortamında algı, tutum ve düşüncelerinden arındırılmış olarak dahil
olmamaktadır. Dolayısyla sahip oldukları algı, tutum ve düşüncelerin,
öğretmenlerin davranışlarını doğrudan etkilediği ifade edilebilir.
Öğretmenlerin davranışlarına yön veren bu algıların birçoğu, lisans eğitimleri
süresince oluşmakta ve meslek hayatı süresince devam etmektedir.
Bu araştımanın amacı okul öncesi öğretmen adaylarının özel
eğitime gereksinim duyan “kaynaştırma öğrencilerine” ilişkin algılarının
metafor analiz yoluyla incelenmesidir. Araştırmanın verileri, orta karadeniz
bölgesinde yer alan bir devlet üniversitesinde, 2017-2018 eğitim öğretim
yılında okul öncesi öğretmenliği programında eğitim görmekte olan öğretmen
adaylarından toplanmıştır. Bu kapsamda okul öncesi öğretmen adaylarından
toplanan veriler metafor analizi yoluyla incelenmiştir. Araştırma sonucunda katılımcılar
74 geçerli metafor
With the increase in the importance attached to
individuals with special needs and their education both in Turkey and the
world, inclusive education has come into prominence. Inclusive education is
defined as educating the students with special needs in the regular classrooms
with their peers by making use of supportive special education services. The
biggest role in creating a positive educational environment for inclusive
education is played by the teachers. Within this context, the students with
special needs primarily participate in preschool education after the diagnosis
process. Considering the cognitive characteristics of preschoolers, preschool
teacher has an important role in the inclusion of students with special needs
into education process. Like other teachers, preschool teachers start their
careers with some perceptions, attitudes, and thoughts. Therefore, it can be
expressed that their perceptions, attitudes, and thoughts have an effect on
their behaviors as teachers. Most of these perceptions are constituted during
their bachelor education and continue for the rest of their professional life.
The purpose of this study was to investigate the
preservice preschool teachers’ perceptions of “inclusive students” through
metaphors. The data were collected from preservice preschool teachers studying
at a state university in Central Black Sea Region during 2017-2018 academic
year. Within this scope, the data were analyzed through metaphor analysis
technique. The results revealed that the participants produced a total of 74
metaphors. 52 of these metaphors were positive while 22 were negative. The
metaphors were classified into 6 categories based on the explanations of
participants.
Konular | Eğitim Üzerine Çalışmalar |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2017 |
Kabul Tarihi | 15 Kasım 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 5 Sayı: 2 |