Aims: Etiology of intestinal obstruction differs
between countries. This study was designed to review a large series of patients
with intestinal obstruction in an attempt to represent our historical aspect of
experience in Turkey 10 years ago.
Methods: A review of the charts of 1387
patients admitted for intestinal obstruction during an 8-year period (2000
through 2007) was carried out.
Results: Cases were divided into two
groups. Group A consisted of 1186 (85.5%) patients underwent operation. The
remaining 201 (14.5%) patients managed non-operatively constituted group B. External
strangulated hernias (inguinal, femoral, umbilical and incisional) were the
most common cause of intestinal obstruction in group A, accounting for 46% of
cases. Neoplasms and adhesions were common cause accounting for 19% and 18% of
cases respectively.
Conclusion: External hernias are the most
common cause of intestinal obstruction in our hospital. Increased efforts to
repair external hernias electively before strangulation occurs are likely to
reduce the incidence. Some major changes in etiology rank are present in
current literature. New studies have to be performed to reveal current
condition.
Amaç: İntestinal
obstrüksiyon etiyolojisi ülkeler arasında farklılık göstermektedir. Bu çalışma
Türkiye’deki 10 yıl önceki deneyimlerimizi temsilen geniş bir hasta serisini
sunmayı amaçlamaktadır.
Metod: Sekiz yıllık sure
içerisinde (2000 – 2007) intestinal obstrüksiyon nedeniyle başvuran 1381
hastanın dosyası incelendi.
Bulgular: Olgular iki
gruba ayrıldı. A Grubunu ameliyata alınan 1186 (%85.5) hasta oluşturdu. Geriye
kalan 201 ameliyat dışı tedavi uygulanan hasta B grubunu oluşturdu. Eksternal
boğulmuş fıtıkların (%46) (inguinal, femoral, umblikal ve insizyonel) A grubu
içerisinde intestinal obstrüksiyona sebep olan en sık neden olduğu saptandı.
Tümör ve adezyonlar; %19 ve %18’lik oranla sık görülen nedenler içinde yer
aldı.
Sonuç: Eksternal herniler
intestinal obstrüksiyon nedenleri arasında en sık neden olarak saptandı.
Eksternal hernileri olan hastaları elektif şartlarda boğulma gerçekleşmeden
ameliyata teşvik etmek bu sıklığı düşürebilir. Mevcut literatürde etiyoloji sıralamasında bazı önemli değişiklikler
mevcuttur. Yeni çalışmalar mevcut durumu ortaya çıkarmak için yapılmalıdır.
Konular | Cerrahi |
---|---|
Bölüm | Araştırma makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ağustos 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 |