Amaç: Pandemi dönemlerinde uygulanan sosyal izolasyonun bazı hasta gruplarında ikincil hasara neden olduğunu gösteren yayınlar mevcuttur. İkincil hasar gelişebileceği korkusu ile hastalar ve hekimler tarafından sosyal izolasyon kurallarına aykırı tavırlar gösterilebilmektedir. Çalışmadaki amacımız; COVID-19 pandemisi sırasında Türkiye’de uygulanan sosyal izolasyonun, genel cerrahi hastalarında meydana getirdiği ikincil hasarları değerlendirmekti.
Yöntemler: Başkent Üniversitesi Ankara ve Konya Uygulama ve Araştırma Merkezleri erişkin acil servisinden genel cerrahi bölümüne konsülte edilen 279 hasta retrospektif olarak incelendi. Hastalar başvuru dönemine göre iki grupa ayrıldı (Grup 1: 01 Mart - 01 Mayıs 2019; n=163, Grup 2: 01 Mart - 01 Mayıs 2020; n=116). Hastaların demografik karakteristikleri, klinik bilgileri ve tedavi özellikleri hastane otomasyon sistemi aracılığı ile kayıt edilerek her iki grup karşılaştırıldı.
Bulgular: Grup 2’nin yaş ortalaması (50,4 (19,3)), grup 1 (55,4 (20,4))’e göre daha düşüktü ve bu düşüş istatistiksel olarak anlamlıydı (P=0,038). Grupların cinsiyet (P=0,28), malignite (P=0,53), komorbidite (P=0,27) dağılımları benzerdi. Gruplar arasında başvuru şikayetleri (P=0,88) ve şikayet süreleri (P=0,068) açısından anlamlı fark saptanmadı. Grupların tanıları karşılaştırıldığında Grup 2’de akut kolesistit oranı anlamlı olarak daha yüksek tespit edildi (P=0,005). Ayrıca non-spesifik hasta oranı grup 1’de anlamlı olarak daha fazla idi (P=0,003). Gruplar arasında hospitalizasyon (P=0,46), tedavi şekli (P=0,3), yapılan cerrahi prosedür (P=0,27), yatış süresi (P=0,66) ve mortalite oranı (P=0,5) açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı.
Sonuç: Yaptığımız araştırma sonuçlarına göre merkezimize başvuran hastalarda sosyal izolasyona bağlı gelişen ikincil hasarlanma ile karşılaşmadık. Bu dönemde hastaların sosyal izolasyonda olmaları ciddi klinik problemleri var iken hastaneye başvurularını azaltmamış sadece gereksiz acil başvurusu sayısını azaltmıştır.
Aim: Social isolation during the pandemic has been reported to cause secondary injury to some patient groups. The fear of secondary injury causes patients and health workers to ignore rules of social isolation. Here we aimed to evaluate secondary injury among general surgery patients during the pandemic.
Methods: In this retrospective cross-sectional study, 279 patients, consulted from emergency departments to general surgery departments at Başkent University Ankara and Konya Research Centers, were analyzed. The patients were divided into two groups according to admission periods (Group 1: March 01 - May 01, 2019; n=163, Group 2: March 01 - May 01, 2020; n=116).
Results: The mean age of Group 2 (50.4 (19.3)) was less than Group 1 (55.4 (20.4)). Gender (P=0.28), malignancy (P=0.53), comorbidity (P=0.27) distributions were similar. There was no significant difference in terms of admission complaints (P=0.88) and complaint durations (P=0.068). Acute cholecystitis rate was significantly higher in Group 2 (P=0.005), and the rate of non-specific patients was significantly higher in Group 1 (P=0.003). Hospitalization (P=0.46), type of treatment (P=0.3), surgical procedure (P=0.27), length of stay (P=0.66) and mortality rate (P=0.5) were similar.
Conclusion: Our results showed no secondary injury to general surgery patients due to the pandemic. During this period, social isolation did not decrease the hospital admission of critically ill patients.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Cerrahi |
Bölüm | Araştırma makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Temmuz 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 4 Sayı: 7 |