İlim, kültürün bir parçasıdır, ilim metodlarının yayılışını, bu çerçevede ince- lemek gerektiği kuşkusuz bir gerçektir1. Fakat, kültür değişimi ile kültür eleman- larının aktarılması (cultural borrowings) ayrı süreçlerdir2. Bir anlayışa göre, acculturation, kültür değişimi, bir kültürü belirleyen temel-değerler sisteminde değişiklik demektir. Gelenekçi toplumlarda ise, temel değerler sistemini din belirler3. Bazı sosyologlar ve tarihçiler, belli bir kültürün, meselâ Avrupa kültürünün hümanizm kadar Hıristiyan dininin bir sentezi olduğunu ileri sürerler. Bir bölüm tarihçiler ise, Avrupa medeniyetinin akılcı ve hümanist karakteriyle insanlığın ortak mirası olduğu, onun i ç i n her l a i k toplumun esas k ü l t ü r ü olabileceği noktasında birleşirler. Tabii, kültürü bir değeı-sistemi olarak benimseyenlerin, bu sonuncu yorumu kabul etmelerine imkân yoktur. Başka deyimle, sonunda yine, kültür değişimi sorusu, kültürü nasıl anladığımız ve yorumladığımız noktasına gelir, düğümlenir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2004 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2004 Cilt: 1 Sayı: 1 |
Journal of Turkic Civilization Studies © 2022 by TUAUM is licensed under Attribution-NonCommercial 4.0 International
Journal of Turkic Civilization Studies by TUAUM is licensed under Attribution-NonCommercial 4.0 International