The concept of women, from the Industrial Revolution and throughout the period of modernization has been the focus point of debates for a long time. Currently, women are used as a means to discuss problems from extremity to political representation; from domestic roles to public life. There are several suggestions for the empancipation of women in various schools of thought. All the while, there is ‘positioning’ and ‘talk’ in regards to women in the views of feminism, liberalism, socialism and postmodernism. The problems of women have not decreased, but on the contrary have been on an increase. Some have looked at women as a sexual item and some have denied their entity. Undoubtedly, it is possible to find references of religion, ideology, intellectual thought and tradition in the wrong approaches towards women. We content that different unsound approaches towards women come from “mental poverty”; and the mental barriers within minds prevent for a sound approach to come about. In further to this, we argue Islam has been perceived incorrectly with these obstructions in society. We can see that the unsalient approaches towards women are attempted to be verified with Islamic sources. In this paper, we will discuss the poor approaches towards women as a problem in different ideologies and the incorrect understanding of religion. We will use the notion of “mental poverty” in our discussions. Within the worldview of Islam, women and men are both common as they are human. Islam has prevented men and women from mental poverty. We will attempt to construct a healthy view of Islam in light of religious doctrine and vast historical experiences.
Kadın konusu, özellikle Sanayi Devrimi ve modernleşme sürecinden bu yana, tartışmaların odak noktasını oluşturmuştur. Bugün gelinen noktada, şiddetten siyasi temsile, eviçi rollerden kamusal hayata kadar bir dizi problem kadın üzerinden tartışılmaya devam etmektedir. Bu tartışmalar farklı düşünsel bakış açılarında, kadınlar için kurtuluş reçeteleri öneren bir biçimde karşımıza çıkmaktadır. Nitekim feminizm, liberalizm, sosyalizm ve postmodernizmin bakış açılarında kadın bir “konumlandırma” ve “üzerine konuşma”nın konusu olmaya devam etmektedir. Ancak bugün kadın konusunda yaşanan problemler azalmamakta, tam tersine artmaktadır. Kimileri kadına cinsel bir meta olarak yaklaşırken, kimileri de ona varlığını reddeden bir açıdan bakmaktadır. Hiç şüphesiz bu iki nokta arasında salınım gösteren kadına sağlıksız bakışlar, kendilerine dinî, ideolojik, düşünsel, geleneksel referanslar bulmaktadırlar. Biz kadına sağlıksız bakışların her şeyden önce “zihni yoksulluk”tan kaynaklandığını; zihinde konulan bariyerlerin sağlıklı bakışı engellediğini düşünmekteyiz. Bu bariyerler aslında Türkiye toplumunda İslâm’ın da sağlıksız algılandığını göstermektedir. Daha da ötede kadına yoksul bakışların İslâm’a referansla da doğrulanmaya çalışıldığını görmekteyiz. Kadına yoksul bakışlar da tüm bu karmaşa içinde şekillenmektedir. Biz bu tebliğde, farklı ideoloji ve yanlış din anlayışlarında kadına bakıştaki yoksulluğu bir problem olarak ele alacağız. Bunu da “zihni yoksulluk” şeklindeki bir kavramsallaştırma üzerinden yapacağız. Daha sonra, İslâm’ın insan ortak paydası altında kadın ve erkeğe yaklaşımı ile onları zihni yoksulluktan kurtaran bakış açısına referansla ve geniş tarihsel tecrübeler ışığında adaletli bir yaklaşımı inşa etmeye çalışacağız. Zihni yoksulluğun daraltıcı çerçevesini yoklarken, İslâm’ın evrensel zenginleştirici potansiyellerine işaret edeceğiz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 2 Sayı: 1 |