Kelâmda “imkânsız” olarak bir alan bulunmaktadır. Genellikle “muhal” ismiyle bilinen bu alanla alakalı olarak bir takım hükümler ortaya konmakta ve bilgi-varlık sahası bu hükümlere göre şekillenmektedir. Bu çalışmada kelâmdaki muhal alanın kaynağı ortaya konarak kullanım alanına işaret edilecektir. Bu konuda benzer çalışmalardan farklı olarak vacip-mümkün ve muhal ayrımı ana eksen olmayacak; bunlardan sadece muhal işlenecektir. Bu noktada muhal, epistemoloji ve ontoloji açısından çift yönlü bir anlam taşımaktadır. Mütekellimler, özellikle selb açısından, dilsel ve mantıksal olarak muhali oldukça aktif şekilde kullanmışlardır. Bu da muhali vaciple mümkün arasında ara bir kavram olarak ortaya çıkarmıştır. Bunun asıl anlamı, muhalin mütekellimlerin varlık anlayışlarını söz olarak ifadelerinde onlara savunmacı bir alan oluşturmasıdır.
Bölüm | MAKALELER |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Eylül 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 14 Sayı: 2 |
ISSN: 1309-2030 KADER Kelam Araştırmaları Dergisi