Amaç: Ülkemizde iş kazaları nedeniyle her yıl binlerce insan ölmekte, on binlerce insan sakat kalmakta ve sağlığını yitirmektedir. Bu durumun en önemli nedenleri; işçi sağlığı ve iş güvenliğine yeterli önemin verilmemesi, denetim eksikliği, işverenin, işçi sağlığı ve iş güvenliği alanını maliyet olarak görmesidir. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de birçok meslektaşımız iş kazaları sonucunda yaşamını kaybetmiş veya çeşitli sağlık sorunlarına maruz kalan kazazedelerle karşı karşıya kalmışlar ve kalmaya devam etmektedirler. İş kazalarının doğru ve bilimsel değerlendirilmesi en başta içinde yaşadığımız topluma ve birlikte çalıştığımız insanlara karşı sorumluluğumuzdur. Çalışmamızın amacı, iş kazası nedeniyle acil servisimize başvuran hastaların sosyodemografik özelliklerini, iş kazası nedenlerini, kazaların oluşum mekanizmalarını ve kazazede açısından kaza oluşumu neden ve çözüm önerilerini tespit etmektir.
Materyal ve Metot: Kesitsel tipteki bu prospektif çalışma acil Servise iş kazası nedeniyle başvuran 18 yaş ve üzeri, ardışık kazazedeler üzerinde yüz yüze görüşme yöntemi görüşme yöntemi ile yapılan bir anket çalışmasıdır. Tüm hastalardan bilgilendirilmiş onam alındı. Çalışma Helsinki Deklarasyonuna uygun olarak gerçekleştirildi.
Bulgular: Çalışmamız süresince acil servisimize 40,185 hasta başvurusu olmuştur. Bunların 287’si (%0,71) iş kazasıdır. Hastalardan 170›i (%59,2) çalışmaya dâhil edilmiştir. Hastaların 117 si çalışmaya katılmak istemediği için, çalışmadan dışlandı. Kazazedelerin eğitim durumuna göre eğer önlem alınsa idi kaza olmazdı sorusuna cevaplarında gruplar arası istatistiksel anlamlılık saptanmadı (p=0,321, Tablo 2).
Sonuç: İş kazası geçiren ve acilimize başvuran hastaların çoğu düşük-orta eğitim düzeyine sahip, genç işçilerdir. İş kazaları sonucu yaralanmaların çoğu acilimize öğleden sonra başvurmaktadırlar. Kendi ifadelerine göre yeterli iş eğitimi almadıkları, iş yeri güvenliği yetersiz iş ortamlarında çalıştıklarını ifade etmelerine rağmen çoğu gerekli önlemler alınsa dahi iş kazasının önlemeyeceği yönünde görüşe sahiptirler.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mayıs 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 11 Sayı: EK-1 |