Kafkasya, coğrafi özellikleri ve yer altı kaynakları ile her zaman vazgeçilmez bir bölge olmuştur. Bölge, önemli petrol yataklarına ve tahıl bölgelerine ev sahipliği yaptığı gibi askeri yollara da sahip olması sebebiyle hem Rusya hem de diğer büyük devletler tarafından sürekli iktidar mücadelelerine sahne olmuştur. Kafkasya, özellikle de Rusya için hayati bir önem arz etmiş bu sebeple Çarlık döneminden itibaren bölge sürekli olarak ele geçirilmeye ve burada kalıcı bir hâkimiyet kurulmaya çalışılmıştır. Bölgenin coğrafi yapısı işgal edilmeyi zorlaştırmış fakat yine aynı coğrafi yapı sebebiyle de Rus güçlerine karşı birlik oluşturulamamıştır. Çünkü hem çok fazla etnik farklılık bulunmakta hem de bölgenin coğrafi yapısı birliktelik kurmak için engel teşkil etmektedir. Rusya, Kafkasya’yı 19. yüzyılda işgalini tamamlamış daha sonra ele geçirdiği bölgelerde kalıcı olabilmek için Kafkas halklarını asimile edip Ruslaştırma politikası uygulamıştır. Ruslaştırma politikası çerçevesinde askeri mücadelenin yanı sıra özellikle eğitim, din ve kültür alanlarında çalışmalar yaparak hâkimiyetini kuvvetlendirmek istemiştir. Fakat Kafkas halkları Rus yönetimini ve kültürünü benimsememiş ve sürekli bağımsızlık mücadelesi vermiştir. Rusya’da gerçekleşen Bolşevik İhtilali ile Kafkasya için bağımsızlık umutları yeşermiş ve kısa süreli bir bağımsızlık süreci yaşanmıştır. Ancak Rusya’nın gerçek niyeti çok kısa bir süre sonra ortaya çıkmış ve Sovyet Rusya bölgeyi tekrar ele geçirmiştir. Böylece Rus baskıları bölgede yeniden kendini göstermiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Mart 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |