Türkiye piyasalarının uluslararası sermayenin denetimine girme hali- nin birçok boyutu ve örneği vardır. Bunlardan biri de hiç kuşkusuz nük- leer santrallerin kurulmasına izin verilmesi halidir. Dünyadaki ekono- mik gelişmelere bağlı olarak ve Türkiye’nin bu gelişmelere ayak uydur- ması ile Türkiye’de nükleer santrallerin kurulma çalışmaları neredeyse başat gider. Her ne kadar Türkiye’de nükleer santral kurulma çalışma- ları dünyadaki örneklerinde olduğu gibi II. Dünya savaşı sonrasına ka- dar gitmekle birlikte günümüzdeki neoliberal ekonomik gelişmelerin süreci belirgin kıldığı söylenebilir. Bu durumu ortaya çıkarmak ve oluş- turduğumuz varsayımlarımızı test etmek için Sinop’ da kurulması dü- şünülen nükleer santrale ilişkin Sinop Üniversitesinde çalışan öğretim elamanlarının görüşlerine başvurduk. Ulaşacağımız sonucun, sorunun çözümü yeryüzü kaynaklarının kimin için, hangi amaçla ve nasıl payla- şılarak kullanılacağı sorularına verilecek yanıtlarla ilgili olduğunu bili- yorduk ve bu amaçla katılımcılara ilgili soruları sorduk. Bu sorulara ve- rilecek yanıtların onların yeryüzü kaynaklarını üç beş kişinin kendi çı- karı için hoyratça kullanmasının mı yoksa tüm canlılara ait olan yeryü- zünün yine onların yararına düzenlenmesinin mi tarafı olduklarını gös- termesi açısından önemliydi. Nükleer santral tartışmalarına katılan öğ- retim elamanların büyük bir çoğunluğu, bizim kapitalizm ile ekolojinin bir arada olamayacağı anlamına gelen argümanlara ulaşmamızı sağ- ladı.
diyalektik yöntem neoliberalizm ekoloji Sinop Yarımadası nükleer santral
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 12 Sayı: 48 |