Bu makale, Türkiye’nin 2002-2018 yılları arasındaki Suriye politika- sını sert güç-yumuşak güç dikotomisi üzerinden analiz etmektedir. Makalenin temel hipotezi, sert güç ve yumuşak güç kavramlarının Türkiye-Suriye ilişkilerinin çözümlenmesinde analitik açılım sağladığı varsayımına dayanmaktadır. Türkiye ile Suriye arasında dostluk ve düşmanlık ilişkilerindeki sorunsalın nasıl sert güç-yumuşak güç ekse- ni temelinde şekillendiği sorunsalı analiz edilecektir. Bu bağlamda araştırmanın kuramsal metodolojisi, konstrüktivizmin dış politika tezi olan ‘kimlik değişirse dış politika değişir’ yaklaşımı üzerine inşa edil- miştir. Bu çerçevede makalede 2002 yılından itibaren Türkiye’nin Su- riye politikasının AK Parti hükümetinin dış politikadaki vizyon deği- şikliği çerçevesinde sert güçten yumuşak güce çevirdiği argümanı ge- liştirilmiştir. Bu anlamda hükümetin genelde Ortadoğu’ya özelde Su- riye’ye sert güç yerine yumuşak güç vizyonu ile yaklaşmasının ilişkile- rin hızlı bir şekilde gelişmesinde temel faktör olduğu tezi savunul- muştur. Ancak 2010 yılının sonunda başlayan Arap Baharı süreciyle birlikte Türkiye’nin Suriye krizini yönetmede yumuşak gücünün ye- tersiz kalması nedeniyle 2012 yılından itibaren tekrar sert güce dön- mek zorunda kaldığı ileri sürülmüştür. Böylece Türkiye’nin Suriye po- litikasında 2016 yılından itibaren yürüttüğü askeri harekâtlar bağla- mında çok boyutlu Türk dış politikasının askeri araçlara indirgendiği ve bu bağlamda Suriye krizi, Türk dış politikasının ultimo ratiosu ol- muştur.
Yumuşak Güç Sert Güç Ultimo Ratio Stratejik Realizm Türk Dış Politikası Suriye Türkiye’nin Suriye Politikası Türkiye-Suriye ilişkileri.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 15 Sayı: 60 |