İslam dini Türkler tarafından X. yüzyılda Karahanlı hakanı Satuk Buğra Han zamanında kabul edilince Kur’an ve hadisleri daha iyi anlamak gayesiyle Arapça öğrenme ihtiyacı doğmuş, zamanla Arapça bilim, Farsça da edebiyat dili olarak kabul görerek Türkçeyi önemli ölçüde etkilemiştir. Büyük Selçuklu Devleti Farsçayı devlet dili olarak kabul edince Farsça, Fars kültürü Anadolu’ya taşınmış; Türkçe, Arapça ve Farsçanın baskısı altına girmiştir. Anadolu Selçuklu Devletinin zayıflamasıyla oluşan beylikler döneminde Türkçeciliğe dönüş başlamıştır. Türkistan’dan gelen Yesevilik, Haydarilik, Bektaşilik, Babailik gibi tarikatlara mensup alperen dervişler oba oba dolaşarak halka tasavvuf düşüncesiyle birlikte Moğol zulmüne karşı katlanma gücü, mücadeleci duygular aşılamıştır. Bu yüzyıllarda Anadolu’da Ahmed Fakih, Yunus Emre, Azerbaycan’da ise Hasanoğlu gibi şairler yetişerek Türkçecilik akımını süratlendirmiştir. İzzeddin Hasanoğlu Türkçe şiirlerinde Hesenoğlu, Farsça şiirlerinde Puri Hesen mahlasını kullanmıştır. Hasanoğlu’nun şimdiye kadar sadece üç Türkçe ve iki tane Farsça şiiri bulunabilmiştir. 2010 yıllarında Kitāb-ı Sîretü’n-Nebî adlı mesnevisi Finlandiya’da bir şahsi koleksiyoncudan satın alınarak Türkiye’ye getirilip Türk Dil Kurumu’na verilmiştir. Makaledeki gazeller bu eserden alınmıştır. Makalede Hasanoğlu, mesnevi, gazel, siyer, mesnevilere gazelin girişi konusunda bilgiler verilmiştir. Mesnevideki gazeller eserdeki kahramanlar ve edebî tiplerin diliyle yazılmıştır. Hasanoğlu, mahlasını mesnevinin yalnızca temmet kısmındaki gazelde anmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 18 Sayı: 70 |