Zile; siyasi, dini ve kültürel açıdan Antik Çağ Anadolu tarihine damgasını vurmuş çok önemli olaylara ev sahipliği yapan kadim bir yerleşmedir. Nitekim, Hititler Dönemi’nde Anziliya, Antik Çağ’da Zela, günümüzde ise Zile olarak adlandırılan bu yerleşme, kadim geçmişini halen isminde taşımakta ve yaşatmaktadır. Yerleşmenin dini kimliği, Hititler Dönemi’nde bir “kült merkezi”, Antik Çağ’da ise bir “tapınak devleti” olmasından ileri gelmektedir. Bu süreçte söz konusu yerleşme; siyasi, dini ve kültürel bakımdan ilk büyük değişimi, Persler’in Anadolu egemenliğiyle bağlantılı olarak, buranın Persler tarafından ele geçirilmesiyle birlikte yaşamaya başlamıştır. Bu durum Strabon’dan öğrendiğimize göre, Zela’da Persler’in bir hileyle Sakalar’ı yenmesiyle ilgilidir. Persler bu zaferi, tanrıçaları Anāhitā/Anaïtis’e borçlu olduklarını düşündükleri için ona karşı minnettarlıklarını, bugünkü Zile Kalesi Höyüğü’ne karşılık gelen Semiramis Tepesi üzerine ona bir tapınak inşa ederek ve o zafer gününü de bir festivale dönüştürerek ve Sakaia olarak adlandırarak ve yine bu tanrıçaya adayarak göstermek istemişlerdir. Günümüzde halen düzenlenen Zile Panayırı’nın kökeninin bu Sakaia Festivali olduğu düşünülmektedir. Bu makalede konu, böyle bir bağlantının olup olmadığını ortaya çıkarma amacı doğrultusunda, ilk kez Antik Çağ merkezli bir şekilde ele alınmış ve bu festivalin Zela’da ortaya çıkışından günümüze kadar tarihte izlerinin takip edilebildiği bir kapsamda değerlendirilmiştir. Neticede, Zile Panayırı’nın Sakaia Festivali’nin değişime ve dönüşüme uğramış bir uzantısı olduğu anlaşılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Tarihsel Arkeoloji (Endüstriyel Arkeoloji Dahil) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Eylül 2025 |
Gönderilme Tarihi | 25 Nisan 2025 |
Kabul Tarihi | 14 Eylül 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 22 Sayı: 87 |