Osmanlı kadınlarının haklarını aramadıkları, ancak bu hakların kendilerine bahşedildiği yönünde yaygın bir kanı vardır. 1980'lerde filizlenmeye başlayan feminist araştırmacıların çabalarıyla tarihin derinliklerine gömülü kadınlar keşfedilmeye başlanınca bu efsane de yıkılmış olur. Osmanlı kadını mücadelesine ışık tutan bu çalışmalar sayesinde anneannelerimizin zorlu şartlar altında çetin bir mücadele verdikleri bilgisine ulaşırız. Osmanlı kadınları sadece ulusal sınırlar içinde haklarını elde etmek için değil, aynı zamanda seslerinin uluslararası alanda duyulmasını engelleyen oryantalist ikilemleri de aşmak için mücadele etmişlerdir. Osmanlı kadınları tarafından yazılan ve yayınlanan birçok dergi bulunmaktadır fakat bu makale çerçevesinde Kadınlar Dünyası dergisinde yaşanan feminist ve milliyetçi tartışmaların bağlamsal bir okuması gerçekleştirecek ve o dönemin kadınlarının feminizm ve milliyetçilik konusunu nasıl ele aldığı tartışılacaktır. Osmanlı kadınları kendilerini feminizm kelimesi ile ilişkilendirmişler midir yoksa kendilerini savunmak için yeni bir yol mu bulmaya çalışmışlardır? Batılı feminist idealler ve Doğulu milliyetçi normlar çerçevesinde kendilerini nasıl konumlandırmışlardır? Bu yazıda, bu oldukça zıt kavramların kadın özgürlüğü söylemine nasıl karıştığı tartışılacaktır.
Kadınlar Dünyası Feminizm Osmanlı Kadın Çalışmaları Kadın Hakları Mücadelesi.
There is a widely presumed idea that Ottoman women did not ask for their rights but those rights were bestowed upon them. The bourgeoning feminist studies of 1980s, however, refuted this long-lasting myth as they discovered what has been buried within the annals of history. With the efforts of these studies shedding light on Ottoman women’s emancipation, we reach out to the knowledge that our grandmothers put up a valiant struggle under challenging circumstances. Ottoman women struggled not only to gain their rights within the national boundaries but also to circumvent orientalist dichotomies that have traditionally prevented their feminist voice to be heard internationally. Even after being discovered from the long-forgotten dusty shelves, accessing what has been discussed by our grandmothers was not simple and straightforward. As Ottoman women recorded their struggle in the Ottoman script, their ideas could not be conveyed effortlessly and needed transliteration into Latin script. Thanks to the transliteration project of women periodicals carried out by The Women’s Library and Information Centre, we can now access and analyse what had been discussed by our grandmothers. While there are several notorious women periodicals published for women, within the frame of this paper, I will conduct a contextualised reading of the feminist and nationalist discussion that has taken place within the Women’s journal Kadınlar Dünyası (Women’s World) and discuss how women of that time took the issue of feminism and nationalism. Did they relate themselves to the word, feminism, or tried to find a new way to defend themselves? How did they situate themselves within the frame of Western feminist ideals and Eastern nationalist norms? In this paper, I will mainly discuss how these rather opposite terms entangled within the discourse of female freedom.
Kadınlar Dünyası Feminism Ottoman women studies women emancipation
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Gönderilme Tarihi | 27 Şubat 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
NOT: DİZİN BİLGİLERİ İÇİN LOGOLARA TIKLAYINIZ.