After World War II, relations with Europe and the USA, tensions with the Soviet Union seem to have affected Turkey's regional policies. Improved relations, especially with the United States, reflected on Turkey-Israel relations. Initially, Turkey-Israel relations could not progress due to regional situations and political conjuncture. Turkey-Israel relations, which started with Turkey's recognition of Israel in 1949, followed a fluctuating course until the 1990s due to Israel's policies and violent attitudes that negatively affected peace and stability in the Middle East. During this period, there were developments that brought Turkey, an important actor in the region, against Israel and deeply affected bilateral relations. These include the 1956 Suez Crisis, the Arab-Israeli Wars in 1967 and 1973, and Turkey's close relations with the Palestine Liberation Organization in the 1970s. In the literature, the 1990s in Turkey-Israel relations are accepted as the period when bilateral relations peaked. The progress of Turkey-Israel relations with the effect of the Israeli-Palestinian peace talks initiated under the mediation of the USA in this period, the appointment of Ekrem Güvendiren to the Tel Aviv ambassador by re-raising diplomatic relations to the embassy level, are important developments that opened the door to a new era in the field of diplomacy. Apparently, that the two countries, which developed diplomatic relations, preferred the term "strategic partnership" in their relations and developed their relations rapidly with subsequent treaties in the political, military and economic fields. Despite the fact that the relations have developed so much and become interesting, it has been determined that there are not enough archival and newspaper-based studies about the period in the literature. For this reason, based on the developments between the years 1990-2000, it was considered essential to examine the period in a broad perspective and to reveal bilateral relations after a significant analysis. In this context, political, military and economic aspects of Turkey-Israel relations developed between 1990 and 2000 have been reviewed in this study on the basis of documents of the Republic Archives kept in the Directorate of State Archives at the Office of President use of the Cumhuriyet Newspaper and theses and articles related to the subject.
II. Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa ve ABD ile ilişkiler, Sovyetler ile olan gerilimlerin Türkiye’nin bölgesel politikalarını etkilediği görülmektedir. Özellikle ABD ile ilerletilen ilişkiler, Türkiye-İsrail ilişkilerine de yansımıştır. Başlangıçta Türkiye-İsrail ilişkileri bölgesel durumlar ve siyasi konjonktürden kaynaklı gelişmeler nedeniyle ilerleme gösterememiştir. 1949 yılında Türkiye’nin İsrail’i tanımasıyla başlayan Türkiye-İsrail ilişkileri, 1990’lı yıllara kadar İsrail’in Orta Doğu’da barış ve istikrarı olumsuz etkileyen politikaları ve şiddet eğilimli tavırları nedeniyle inişli çıkışlı bir seyir izlemiştir. Bu süre zarfında bölgenin önemli bir aktörü olan Türkiye ile İsrail’i karşı karşıya getiren ve ikili ilişkileri derinden etkileyen gelişmeler yaşanmıştır. Bunlar arasında 1956 Süveyş Krizi, 1967 ve 1973 yıllarında yaşanan Arap-İsrail Savaşları ve 1970’li yıllarda Türkiye’nin Filistin Kurtuluş Örgütü ile olan yakın ilişkileri gibi gelişmeler sayılabilir. Literatürde, Türkiye-İsrail ilişkilerinde 1990’lı yıllar ikili ilişkilerin zirve yaptığı dönem olarak kabul edilmektedir. Bu dönemde ABD’nin arabuluculuğunda başlatılan İsrail-Filistin barış görüşmelerinin etkisi ile Türkiye-İsrail ilişkilerinin ilerlemesi, diplomatik ilişkilerin yeniden büyükelçilik seviyesine çıkarılarak Tel Aviv büyükelçiliğine Ekrem Güvendiren’in atanması, diplomasi alanında yeni bir dönemin kapısını aralayan önemli gelişmelerdir. Diplomatik ilişkileri geliştiren iki ülkenin bundan sonra ilişkilerde “stratejik ortaklık” deyimini tercih ederek siyasi, askeri ve ekonomik alanlarda peşi sıra gelen antlaşmalar ile ilişkileri hızla geliştirdikleri görülmektedir. İlişkilerin bu denli gelişmesine ve ilgi çekici bir hal almasına rağmen, literatürde dönem ile ilgili arşiv ve gazete kaynaklı çalışmaların yeterli düzeyde olmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle 1990-2000 yılları arasında yaşanan gelişmelerden hareketle dönemin geniş bir perspektifte incelenmesi ve kayda değer bir incelemenin ardından ikili ilişkilerin ortaya konulması elzem görülmüştür. Bu çerçevede çalışmada, Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı’nda bulunan Cumhuriyet Arşivi belgelerinden, Cumhuriyet Gazetesinden ve konu ile ilgisi olan tez ve makalelerden yararlanılarak, 1990-2000 yılları arasında gelişen Türkiye-İsrail ilişkilerinin siyasi, askeri ve ekonomik yönleri ele alınmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 5 Temmuz 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 12 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
NOT: DİZİN BİLGİLERİ İÇİN LOGOLARA TIKLAYINIZ.