Sanayi Devrimi sonrası başlayan kırsaldan kentlere göç hareketleri kentleri sosyo-kültürel, ekonomik, teknik pek çok açıdan derinden etkilemiştir. Göçler nedeni ile hızlı ve plansız büyüyen kentlerin en önemli sorunlarından biri de kentlerin merkezleri içinde kalan tarihi kent çekirdeklerinin çöküntü alanları haline gelmesidir. Tarihi kent çekirdeklerinde yer alan yapıların günün işlevlerini karşılayamamaları ile başlayan süreç onların terk edilerek bakımsız kalmalarına neden olmuştur. Bakımsız kalan yapılar da çoğunlukla depo alanlarına dönüşmüş ya da düşük gelir gruplarına satılmış/kiralanmıştır. Böylece tarihi kent merkezleri geliri düşük grupların ya da işsizlerin yaşadığı alanlara dönüşürken, gelir seviyesi yüksek olanlar ise kentin yeni yerleşim alanlarına doğru taşınmıştır. Kısaca tarihi kent merkezlerinde nüfusun demografik yapısının değişmesiyle başlayan bu süreçler fiziksel ve mekânsal değişimle sonuçlanarak köhneleşmiş tarihi kent merkezlerini ortaya çıkarmıştır. Köhneleşmiş bu tarihi merkezlerin tekrar kentin önemli alanlarına dönüşmesine yönelik yapısal ve mekânsal müdahalelerle yapılan iyileştirme çalışmaları sosyal, ekonomik, demografik pek çok değişimi meydana getirir. Bu değişimlerin en önemli sonuçlarından biri de soylulaştırma kavramıdır. Bu çalışmada Türkiye’de yer alan Tokat kentinin köhneleşmiş tarihi kent ve ticaret merkezi olan, Sulu Sokak’ta yapılan koruma ve iyileştirme çalışmalarının soylulaştırma kavramı çerçevesinde ele alınması amaçlanmıştır. Çalışma alanı içerisinde yer alan pek çok tarihi yapı kentin tarihini yansıtmaktadır. Tokat Kalesi’nin güney eteklerinde yer alan Sulu Sokak ve çevresi 2000’li yıllara gelindiğinde çöküntü alanı haline gelmiştir. Çalışmanın amacına yönelik öncelikle Sulu Sokak ve üzerindeki tarihi yapıların 2000 yılı öncesi ve sonrası durumları irdelenmiştir. Yapılan irdelemeler sonucunda, kamu kurum ve sivil toplum kuruluşları eliyle 2005 yılından itibaren Sulu Sokak’ta gerçekleştirilen koruma çalışmalarının, alanda iyileşme ve demografik bir değişim sağladığı görülse de bu çalışmaların tarihi yapıların tekil restorasyonları ve çevre düzenlemelerinden öteye gitmediği anlaşılmıştır. Bu çalışma ile tarihi kent çekirdeklerinde yapılacak koruma çalışmalarının bilimsel ve bütüncül koruma yaklaşımları çerçevesinde ele alınmasının ve üst karar vericilerin önemi ortaya konulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mimari Miras ve Koruma |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 9 Sayı: 19 |
The Journal of Institute of Black Sea Studies is an Open Access journal and provides immediate open access to its contents. The Journal aims to promote the development of global Open Access to scientific information and research. The Publisher provides copyrights of all online published papers (except where otherwise noted) for free use of readers, scientists, and institutions (such as link to the content or permission for its download, distribution, printing, copying, and reproduction in any medium, except change of contents and for commercial use), under the terms of Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International (CC BY-NC 4.0). License, provided the original work is cited. Written permission is required from the publisher for use of its contents for commercial purposes.
The Journal of Institute of Black Sea Studies is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International (CC BY-NC 4.0).