Sünnetin ilk olarak ne zaman ve kimler
tarafından uygulandığı kesin olarak bilinmemektedir. Yahudiliğe göre sünnet, Hz.
İbrahim ile başlamış ve Yahudiler ile Tanrı arasındaki antlaşmanın bir işareti
olarak kabul edilmiştir. Bu sebeple sünnet olmak Yahudiler için dini bir emir
(mitsva) kabul edilmiştir.
Yahudilikte erkek çocuğun, doğumunun sekizinci
günü, hem bu konuda tecrübeli hem de dini yetkinliğe sahip bir kişi (mohel)
tarafından sünnet edilmesi (britmila) gerekli görülür.
Hıristiyanlık, Yahudilik içinden doğmuş bir
din olduğundan ilk Hıristiyanlar da sünnetlidir. Hz. İsa, bu konuda yasaklayıcı
bir hüküm belirtmemişken; Pavlus, İsa’nın öğretilerini Romalı ve Yunanlı
putperestler arasında yayabilmek için sünnet şartının kaldırılmasını
savunmuştur. Pavlus sünnete kalbin kötülüklerden arındırılması olarak mecazi
bir anlam yüklemiştir. Bu nedenle Roma ve Yunan kültürlerinin de etkisi ile
putperestlikten Hıristiyanlığa geçenler sünnet olmamıştır. Bu durum Hıristiyanlar
arasında günümüzde de devam etmektedir.
İslam’ın kutsal kitabında erkeklerin sünnet
olması hakkında açık bir hüküm yoktur. Hz. Muhammed ise sünneti fıtratın gereği
olarak görmüştür.
Bölüm | MAKALELER |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Mayıs 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 2 Sayı: 3 |