Klasik anlayışla “Somatizasyon” veya “Psikosomatik” olarak ifade edilen klinik görüngüler çağdaş literatürde sıklıkla “Fonksiyonel Somatik Sendrom” üst başlığı altında değerlendirilmektedir. Ancak günümüz tıp sistemi uygulamalarında halen geçerliğini koruyan biyomedikal düalistik anlayış bu klinik görüngülere tam bir zihin-beden bütünlüğü içerisinde yaklaşılmasını engellemektedir. Bu sendrom ve semptomların tanılanmasında da DSM-IV’te “tıbben açıklanamamaları” üzerinden yapılan bir değerlendirme merkezi role sahip olmuştur. Bu türden bir bakış açısının da doğası gereği multidisipliner bir ekiple ele alınması gereken Fonksiyonel Somatik Sendromların anlaşılmasını ve ele alınmasını zorlaştırdığı söylenebilir. Öte yandan APA’nın 2013 yılında yayımladığı DSM-5 ile gelen revizyonlar, ilgili klinik görüngülerin ele alınmasında önemli bir dönüşümü başlatmış görünmektedir. Bu yeni tanısal sistemle ortaya konan revizyonlar Fonksiyonel Somatik Sendromların düalistik bakışla ele alınmasında ön planda olan temel problemleri çözmeye aday görünmektedir. Bu bağlamda bu derleme çalışmasında ilgili klinik görüngülerin tam bir “zihin-beden bütünlüğü” yaklaşımıyla ele alınabilmesi açısından DSM-5’in kritik rolünün ve güncel bakış açılarının özetlenmesi amaçlanmıştır.
Clinical phenomena, classically expressed as “Somatization” or “Psychosomatic” have be-come to be evaluated under the title of “Functional Somatic Syndromes” in the current literature. However, biomedical dualism which still remains valid in today's medical practice prevents these clinical phenomena from being approached in a complete mind-body integrity. In the diagnosis of these syndromes and symptoms, emphasis on “medically unexplained” of DSM-IV had a central role. Indeed, this kind of approach makes the understanding and addressing of Functional Somatic Syndromes in a multidisciplinary fashion difficult. On the other hand, the revisions on DSM-5 by APA in 2013 seem to have initiated an important reconceptualization of these clinical phenomena. These revisions seem promising for solving main problems in handling Functional Somatic Syndromes caused by a dualistic approach. Therefore, this review aimed to discuss the critical role of DSM-5 on Functional Somatic Syndromes and summarize current approaches about them by proposing a full “mind-body integration”.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Psikoloji |
Bölüm | Derlemeler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 31 Mayıs 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 |