Avrupa Birliği’nde özellikle üye devletler ve Birlik arasındaki yetki paylaşımı bağlamında öne çıkan subsidiarite kavramının tarihsel kökenleri oldukça eskiye uzanmaktadır. Subsidiarite ayrıca federal devlet düşüncesi ve liberal düşünceye dair izler taşımaktadır. Yerel ve Bölgesel yönetimlerin güçlenmesini temel alan subsidiarite ilkesinin Birlik Hukukuna dahil oluşu Maastricht Antlaşması ile olmuştur. Bu ilke, aşırı müdahaleci bir AB istemeyen üye devletler bakımından güvence niteliğindedir. Bununla beraber, ilkenin kendisinden beklenen işlevi tam olarak yerine getirip getiremediği tartışılmaktadır. Subjektif kavramlar içermesi subsidiarite ilkesinin uygulanmasına ilişkin zorluklardan birisidir. Ayrıca, Lizbon Antlaşması ile subsidiarite ilkesinin uygulanması bağlamında idari ve hukuki bir denetim öngörülmüştür. Üye devletler ve ulusal parlamentoların ilkenin uygulanmasına ilişkin ihlalleri yargı önüne götürme yetkisi bulunmaktadır. Ancak, ABAD tarafından yürütülen yargısal denetimin sınırlı, biçimsel ve Birlik organları lehine olduğu belirtilmelidir.
Özerklik Subsidiarite İlkesi Maastricht Antlaşması Erken Uyarı Sistemi Hukuki Denetim
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 12 Kasım 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 29 Mayıs 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 1 Sayı: 2 |