Drama gösteri sanatlarının ana kavramlarından biridir. Söz, eylem, zaman ve mekan bileşenlerinin tasarlanması ve bu tasarımın tatbik edilmesiyle meydana gelen bir olgudur. Tasarım ve tatbik olarak adlandırılan iki faz, zihinsel bir aktivite olarak soyut olan tasarım sürecinin, fiziksel bir aktivite olan tatbik süreciyle somutlaşması olarak ele alındığında, bu süreçlerin gerçekleşmesi için gereken bilgi ve enstrümanlar tasarımcı ve tatbikçiler tarafından beşeri yaşamın kendinden temin edilir. Bu bağlamda, beşeri yaşamın tümünü kuşatan bir olgu olarak kültürün, beşeri yaşamın içinden doğan ve ona alternatif bir varoluş öneren drama ile ilişkisi göründüğünden daha doğrudan ve derindir. Bu çalışmada, olgusal olarak drama ve kültür arasındaki ilişkiye odaklanılmıştır. Kültür, antropoloji ve kültürel çalışmalar alanlarındaki tartışmalar çevresinde ele alınarak, beşeri yaşamın hem sonucu hem de sebebi olacak şekilde kavramlaştırılmıştır. Buradan hareketle, dramanın beşeri yaşamın içinden doğan ve beşeri yaşamın bir alternatifi olması özelliğine atıfla kültürle olan benzerlikleri araştırılmıştır ve dramanın kültürün bir tür yeniden üretimi olarak ele alınabileceği savlanmıştır.
Drama is one of the main concepts of the performing arts. Drama is a phenomenon that occurs by practicing a design that consists of components of words, actions, time, and space. When considering the two phases of design and practice as the concretization of the design as an abstract mental activity through practice as a physical activity, the knowledge and instruments required for realizing this process are provided by the designers and practitioners from within human life itself. In this context, the relationship that culture as a phenomenon encompassing all of human life has with the drama that arises from human life and offers an alternative existence is more direct and deeper than it might seem. This study focuses on the relationship between drama and culture. Culture has been conceptualized as both the result and cause of human life by being handled around the debates in the fields of anthropology and cultural studies. From this point of view, this article investigates the similarities between drama and culture by referring to drama as an alternative to human life that arises from within human life and argues that drama could be considered as a reproduction of culture.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uygulamalı Tiyatro |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Haziran 2023 |
Gönderilme Tarihi | 2 Mayıs 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |