Öz
Amaç: Toplum kökenli pnömoni tanısı ile hastanede yatan hastalarda ürik asit düzeyi ile hastanede yatış süresi ve mortalite arasında ilişki olup olmadığını göstermeyi amaçladık.
Materyal Metod: Toplum kökenli pnömoni tanısı ile serviste ve yoğun bakımda takip edilen 82 hastanın verileri retrospektif olarak tarandı. Hastane kökenli pnömoni, ventilatör bağımlı pnömoni, eşlik eden akut koroner sendrom, malignensi, serebro vasküler hastalık tanısı olanlar ve ikinci bir enfeksiyon odağı olan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Hastaların yaş, cinsiyet, yatış süreleri, exitus olup olmadıkları, hemogram ve biyokimyasal parametreleri kaydedildi.
Bulgular: Çalışmamıza alınan 82 hastanın yaş ortalamasını 70.57±11.32 yıl, orta-lama hastanede yatış süresini 10.98±9.44 gün, ortalama ürik asit düzeyini 6.74±5.54 mg/dlolarak bulduk. Hastaların % 65.9 ü erkek (n=54), % 34.1i kadın (n= 28) idi. Takip ettiğimiz hastalardaki mortalıte oranı ise % 9.8 idi. Çalışmaya dahil edilen hastalardan exi-tus olanlar ile şifa ile taburcu olanlar karşılaştırıldığında exitus olan grupta yaş ortalaması daha yüksek, ortalama hemoglobin ve ürik asit düzeyi anlamlı olarak daha düşükbulundu (sırasıyla p= 0.4, p=0.4, p=000). Yatış süresinin medianı 9 olarak hesaplandı.Dokuz günden az ve fazla yatan hastalar karşılaştırıldığında hemogram ve biyokim-yasal parametreler açısından gruplar arasında bir fark bulunmadı.
Sonuç: Toplum kökenli pnömoni tanısı ile takip edilen hastalarda serum ürik asit dü-zeyi mortaliteyi öngörmede klinik bir belirteç olarak kullanılabilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Temmuz 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 9 Sayı: 4 |