Bir ekol ya da akım hâline gelmese de, XVII. ve XVIII. asırlardan başlayarak klasik Türk şiirinin aşk anlayışında kırılma noktalarından biri sayılan “vâsûht” tarzı şiir üslûbu, belirtilen yüzyıllarda yazılmış kimi şiirlerinde izi görülen doğu kaynaklı bir etkiyi temsil etmektedir. “Vâsûht”, kaynağı olan Fars şiirinde sevgiliden yüz çevirme ve sevgiliyi terk etme şeklinde daha keskin davranışlarla kendini gösterirken, klasik Türk edebiyatında, aşkın ve sevgilinin eziyetinden usanarak bıkkınlık hâlinde olmayı, bezgin ve umutsuz âşığın yeni aşk arayışlar içine girmesini ifade etmektedir. Klasik Türk şairleri, bu etki ile “vâsûht” tarzı aşkın izlerini taşıyan manzumelerinde klasik Türk şiiri geleneğindeki aşk anlayışının tersine olacak şekilde sevgiliden vazgeçen, aşkın cefa ve sıkıntısından usanan, bıkkın bir âşığın ağzından şiirler yazmışlardır. Klasik Türk edebiyatında bu tarz ile şiir yazan isimler arasında Fehîm-i Kadîm (ö. 1647), Şehrî (ö. 1660), İsmetî (ö. 1665), Nedîm (ö. 1730) ve Şeyh Gâlib (ö. 1799) gelmektedir. Bu çalışmanın konusu, klasik Türk edebiyatının zirve şairlerinden Nef‘î’nin (ö. 1635) Türkçe gazellerinde “vâsûht” tarzı aşkın izini sürmek; hem gazel hem beyit boyutunda tespit edilebilen bu şiirlerde konunun nasıl işlendiğini ortaya koymak, netice olarak da şairin “vâsûht tarzı” ile şiir yazan isimler arasında sayılıp sayılmayacağına dair fikir öne sürmektir.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Klasik Türk Edebiyatı |
| Bölüm | Edebiyat |
| Yazarlar | |
| Erken Görünüm Tarihi | 31 Ağustos 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 31 Ağustos 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 26 Mart 2025 |
| Kabul Tarihi | 7 Ağustos 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 27 (Ağustos 2025) |