Wilhem Röpke akademik kariyerini iktisadî, sosyal ve politik teorideki kollektivizm ile savaşmaya adadı. Avusturya Okulu’nun bir öğrencisi ve destekçisi olarak, politik güç temerküzünün tehlikelerine karşı uyarıda bulunmak ve kültür ile iktisadî sistemler arasındaki rabıtanın altını çizmek suretiyle, Okul’un teorik yapısı ve politik görüşüne katkıda bulundu. Zamanın diğer herhangi bir Avusturyacı’sından daha çok olmak üzere, piyasaya dayalı bir sosyal düzenin ahlâkî (ethical) temellerini tetkik etti. Sosyal krizlerin ve kültürel çöküşün hür bir toplumun sonucu olmadığına işaret ederek, serbest piyasayı sosyalist kültürel eleştirmenlere karşı savundu; insanın sosyal çürümenin öncelikli kaynakları olarak, devlet kontrolü, politik merkezileşme, refah devleti ve enflasyona dikkat etmesinin lazım olduğunu söyledi. Röpke savaş sonrası Alman iktisadî reformunun doğrultusunu etkiledi, savaş sonrası Amerikan muhafazakâr akımının, bilhassa onun “birleştirici” (fusionist) dalının1 şekillendirilmesinde öncü bir entellektüel güç oldu ve bireyci düşünürlerin bir esas örneği (archetype) olarak Mises ile kıyaslandı
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ağustos 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Sayı: 82 |