Carl Menger tarafından 1871’de az ve öz şekilde tayin edilen Avusturya Okulu’nun tanımlayıcı hükümleri, iktisadı ilk günlerinden bu yana karakterize eden, yarışmacı rekabet gibi önemli doktrinler ile tutarlı idi. Bir objektif değer anlayışınca engellenen Britanyalı yazarlardan farklı olarak, daha Kıta Avrupalı olsa da, Menger’in vukufları, -Marshall ve Pareto gibi bu objektivist hataya birkaç geri dönüşçüye karşın- 1930’lara kadar gelişmeye devam eden evrimci bir geleneğe dahil edilebilir. 1930’lar, Avusturya-Kıta Avrupası-Klâsik birleşiminin, mikroiktisadın matematik ve tam rekabetçe hüküm altına alınması ve parasal teorinin ise Keynesyen makroiktisat tarafından topyekûn devrilmesi suretiyle, parçalanışını gördü. Yöntemi ve felsefesi kendilerine bu sapmalara karşı direnme ve iktisadî teorinin 1930 öncesi gelişimine devam etme vasfı kazandıran iktisatçılar Avusturyacı geleneğe en yakın olanlardı. Bu anlamda, Avusturya Okulu’nu farklılaştıran şey, ana akımın matematiksel mikroiktisat ve Keysenyen makroiktisada yönelik düşüşü idi.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Eylül 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2010 Sayı: 60 |