The primary goal of this research is to uncover the sociological background of a space that has been closed off to women from Ancient Greece to modern Turkey, using the example of Çınaraltı Square, which is located in the heart of the Lapseki district of Çanakkale. In order to achieve this goal, a qualitative study was conducted with fifteen female and fifteen male participants using the face-to-face in-depth interview method in person. Women who live in the district do not pass through this public space known as Çınaraltı, and those who do have to pass through this place feel uncomfortable and uneasy about their situation. Men are not pleased to see women passing through this square, and their attitudes and actions reflect their displeasure with the sight of women passing through. Women’s and men’s under-consciousness about this public space was examined separately in the study, which discovered that social memory of the space has been passed down from generation to generation. The social memory that is created for a place has survived and has not been affected by variables such as education, participation in economic life, or age. A striking example of how the “masculine” public sphere survives by reproducing its meaning in the mental patterns of both men and women can be found at Çınaraltı Square in Çanakkale.
Gender Private Sphere Public Sphere Participation Çınaraltı Square Agora
Bu çalışmanın temel amacı, Çanakkale’ye bağlı Lapseki ilçesinin şehir merkezinde yer alan Çınaraltı Meydanı örneği üzerinden, Antik Yunan’dan modern Türkiye’ye kadına kapalı bir mekanın toplumsal bellekteki sosyolojik arka planını ortaya çıkarmaktır. Bunun için on beş kadın ve on beş erkek katılımcı ile yüz yüze derinlemesine mülakat yöntemi kullanılarak nitel bir araştırma yapılmıştır. İlçede yaşayan kadınlar Çınaraltı diye adlandırılan bu kamusal mekandan geçmemekte, geçmek zorunda kalanlar da buradan geçerken rahatsız ve tedirgin olmaktadırlar. Erkekler de kadınların bu meydandan geçmesinden rahatsız olmakta ve rahatsızlıklarını tavır ve davranışlarıyla hissettirmektedirler. Araştırmada erkek ve kadınların bu kamusal mekanla ilgili zihinsel okuması ayrı ayrı yapılmış ve mekana ilişkin toplumsal hafızanın nesilden nesile aktarıldığı tespit edilmiştir. Mekana yönelik olarak inşa edilmiş toplumsal hafıza, eğitim, iktisadi hayatta yer alma ve yaş gibi değişkenlerden etkilenmeksizin varlığını sürdürmeye devam etmektedir. Çınaraltı Meydanı örneği, “erkeksi” kamusal alanın kadının ve erkeğin zihinsel kalıplarında kendisini her defasında yeniden üreterek nasıl sürdürdüğünün çarpıcı bir örneğini göstermektedir.
toplumsal Cinsiyet Özel alan Kamusal alan Katılım Çınaraltı Meydanı Agora
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyaset Bilimi |
Bölüm | Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 23 Ekim 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 26 Sayı: 104 |