Folk stories referring to “compiling and bringing together diverse ancient rumors and adventures of people” are among the leading literary dynamics in the oral tradition, according to the expressions of the minstrels (ashiks). Folk stories, which harbor the traditions, folkways, and values preserved by the Turkish nation from antiquity to the present, as a narrative form, constitutes one of the important and colorful rings of our cultural heritage. It is a comprehensive oral culture treasure with its prayers–curse, proverbs, idioms, poems, tales, legends, minstrels, and narra- tor–audience relationship. As their archetype was discovered in the 16th century, revolved around the lives of the minstrels, and is acknowledged as the origin of minstrel literature, folk stories have a significant role in transmitting and disseminating cultural richness between old and young generations. Love and heroism are the main themes of folk tales, which are among the earliest literary byproducts of the transition from nomadism to settled life in Anatolia. One of the primary genres that incorporate the cultural values of the Turkish people is the folk story, which poses a composite form in verse and prose and is explicitly distinguishable from other folk narratives by its lengthy volumes. They are the verse–prose blend mainly narrated by Turkish, Arab, Iranian, and Indian encomiastic (public storytellers) and minstrels. Cities play a critical role in Turkish folk stories as the spatial component, whether they are fictional or real. However, the locations of settlements, especially cities, vary significantly among the real places. Yet, several locales are frequently mentioned in dozens of Turkish folk stories, emphasizing their exclusiveness. In this context, the city of Erzincan is a prominent place in the stories narrated in the Azerbaijan–Kars–Erzurum–S ivas–Tokat–Kayseri–Adana strip. Hitherto, there are 120 written and oral folk stories identified in Erzincan province and its surroundings. The love stories of Asuman and Zeycan, Kerem and Aslı, Kerem’s Erzincan Vineyards, Erzincan Scorpion Vineyards, Ashik Garip, Heartache Mahmut, Köroğlu, Abdullah Khan, Arzu and Kamber, and Ahmet and Mehmet are all narrated in and around Erzincan province as folk tales. Therefore, this study will focus on folk stories in which Erzincan is the center.
Âşıkların tabiriyle, “mâzîde kalmış çeşitli söylentilerin, insanların yaşadığı maceraların derlenip toplanıp bir araya getirilmesi” olan halk hikâyesi; sözlü gelenek içinde edebiyat açısından önde gelen dinamikler arasında yer alır. Türk milletinin geçmişten günümüze taşıdığı gelenek, görenek ve değerleri muhafaza eden halk hikâyeleri bir anlatı türü olarak, kültürel mirasımızın önemli ve renkli halkalarından birini oluşturur. İçlerinde barındırdığı, dua-beddua, atasözü, deyim, şiir, masal, efsane, âşık havaları, anlatıcı-dinleyici ilişkisi ile tam bir sözlü kültür hazinesidir. İlk örnekleri âşık edebiyatının başlangıcı olarak kabul edilen 16. yüzyıldan itibaren âşıkların hayatları etrafında görülmeye başlanan halk hikâyeleri, eski ve yeni kuşaklar arasında kültürel birikimin aktarılması ve paylaşılmasında önemli bir yere sahiptir. Anadolu’da göçebelikten yerleşik hayata geçişin ilk edebî ürünlerinden olan halk hikâyelerinin konusu aşk ve kahramanlıktır. Nazım ve nesir olarak karışık bir yapı gösteren ve hacim bakımından uzun olmasıyla da diğer halk anlatılarından kolaylıkla ayrılabilen halk hikâyeleri, Türk halkının kültür değerlerini bünyesinde toplayan önemli türlerden birisidir. Türk, Arap, İran ve Hint kaynaklı olan, büyük ölçüde âşıklar ve meddahlar tarafından anlatılan, nazım nesir karışımı anlatmalardır.
Türk halk hikâyelerinde mekân unsuru olarak şehirler, ister itibari, ister gerçek vasıfta olsun mühim bir yer işgal etmektedir. Gerçek mekânlar içinde ise yerleşim yerlerinin, bilhassa şehirlerin yerleri belirgin olarak farklılık göstermektedir. Hatta bazı yerleşim yerleri onlarca Türk halk hikâyesinde ortak mekân olarak kullanılmakta ve seçkin mekânlar olarak ön plana çıkarılmaktadır. Bu bağlamda Azerbaycan-Kars-Erzurum-Sivas-Tokat-Kayseri-Adana şeridinde anlatılan hikâyelerde Erzincan şehrimizin önemli bir yeri vardır. Erzincan ili ve çevresinde günümüze kadar 120 civarında yazılı ve sözlü halk hikâyesi tespit edilmiştir. Aşk konulu Asuman ile Zeycan, Kerem ile Aslı, Kerem’in Erzincan Bağları, Erzincan Akrep Bağları, Âşık Garip, Yaralı Mahmut, Köroğlu, Abdullah Han, Arzu ile Kamber, Ahmet ile Mehmet vb. hikâyeler Erzincan ve çevresinde anlatılmış hikâyelerdir. Bu çalışmada Erzincan’ın merkez olduğu halk hikâyeleri üzerinde durulacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Edebi Çalışmalar (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.