Bilindiği üzere Ondokuzuncu Yüzyıl İslâm Dünyasının
tarihî gelişiminde Hindistandaki olayların ve gelişmelerin büyük
bir etkisi vardır. Zira bu geniş memleket o zamanki
nüfusuyla yüz milyonluk bir İslâm kütlesini taşıyordu. 1851'de
ülkeyi bütünüyle kontrolü altına almayı başaran İngiltere, bu
büyük potansiyeli görmemezlikten gelemezdi. Nitekim daha
sonraki yıllarda Hind Müslümanları arasında ortaya çıkan
siyasî ve entellektüel hareketlilik İngiltere'nin kıtada çok
dikkatli bir politika izlemesi gerektiğini adeta İhtar ediyordu1.
Hind yolunu (Süveyş Kanalı-Kızıldeniz-Güney Arablstan-
Basra Körfezi ) kontrolü altında tutmak suretiyle Hindistan'ı
muhafaza etmek isteyen İngiltere'nin özellikle bu kıtadaki
büyük İslâm kütlesine karşı çok uyanık bir siyaset izlediği bir
gerçektir* 1 2. Bunda Hind-lslâm Dünyasındaki siyasî ve entellektüel
faaliyetlerin etkisi olduğu kadar, II.Abdülhamid
döneminde dış politikada uygulanan Pan-tslâmizrn siyasetinin
büyük etkisi vardır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Tarihi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Mart 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1990 Sayı: 18 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.