Fikirleri ve onlar arasındaki ilişki ve düzeni belirten
kanun ve prensiplerin bilgisi olan Mantık'm, M.Ö.IV.yüzyılda
Aristoteles tarafından kurulduğu konusunda hemen bütün
kaynaklar birleşmektedirler. Ancak bu gerçek, O'ndan önce
Mantık'm olmadığı anlamına gelmez. Aksine daha önce Mantık'ın
muhtevasını oluşturan konularda önemli düşünceler
vardı. Aristoteles, kendisinden önceki düşünce ve kanaatleri
tahlil ve mukayese ederek yararlı gördüklerini benimsemiş ve
O'nun Mantıkinin büyük bir kısmı bu düşüncelerin tahlil ve
tenkidinden doğmuştur. Nevar ki, öncekilerde mantık, yalnız
felsefe problemlerine uygulanan ve ondan ayrılmayan bir tür
"Tartışma Sanatı" görünümündeyken, Aristoteles, ORGANON'-
uyla ona müstakil bir disiplin halinde kendi sisteminin
damgasını vurmuştur. İşte bunun içindir ki, Ona, "İlk Muallim"
ve "Mantığın babası" denilmektedir.
Böylece Aristoteles'e sistemleşen mantık konulan daha
sonra Roma İmparatorluğunun geniş sınırları içerisinde çeşitli
felsefe mekteplerinin süzgeçinden geçerek, özellikle de İskenderiye
ve bugünkü Suriye ve Anadolu şehirlerinde asırlarca şerh
ve tercümeleri yapılarak miladî VII.asra kadar incelenmiştir.
Bunun içindir ki, o sıralarda müslümanlar fethettikleri
Suriye'de, Aristoteles'in diğer fikirleri yanında mantığının da
oldukça inkişaf etmiş bir şekliyle karşılaşmışlardı. Zaten îslâm
Kültür Dünyası'nda mantık çalışmaları da bilindiği gibi, VII.
asırdan sonra Aristoteles’in eserlerinin Arapça'ya tercümesi ile
başlamıştır. VIII.Asırdan itibaren sistemli bir şekilde sürdürülen
bu tercüme faaliyetleri, Abbasîlerin iktidarları döneminde,
bilhassa, Halife Mansur (754-755) ve Me'mun (814-833) zamanlarında
siyasî idare tarafından da desteklenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mantık Tarihi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Mart 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1990 Sayı: 18 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.