Kamu politikası sürecinin bileşenlerinin oluşturulması üzerine siyasa yapıcıların bitmek bilmeyen arayışları, bu sürecin başlangıç aşamalarından biri olan karar alma safhasını tartışmanın merkezine oturtmaktadır. Literatürde karar alma süreciyle alakalı rasyonel seçim teorisi ve sınırlı rasyonellik olmak üzere iki ana yaklaşım bulunmaktadır. Birinci yaklaşım yalnızca rasyonel şekilde verilen kararların siyasaların faydalarını en uygun ve en yüksek seviyeye ulaştırabileceğini savunmaktayken, ikinci yaklaşım ise siyasa kararlarını etkileyen bilişsel yeterliliklerin optimum sonuçlara sahip olma şansını sınırlandırabileceğini ortaya koyarak rasyonel seçim teorisine karşı eleştirel bir bakış açısı sunmaktadır. Araştırmacıların bir çoğu birbirine karşıt olarak görülen bu görüşlerden yalnızca birine yakın bir duruşu benimserken, bu yaklaşımlardan ikisi arasında gerçekten bir seçim yapmanın zorunlu olup olmadığı da tartışılabilir. Sınırlı rasyonellik yaklaşımı, rasyonel seçim teorisinin eksiklikleri üzerine inşa edildiği için bu yeni yaklaşımı tamamiyle kabul edip rasyonel seçim teorisini reddetmek çok yerinde bir tercih olmayabilir. Bunun yerine, iki yaklaşım arasında bir duruşu benimsemek, özellikle karar alma süreçlerinin uygulamasına katkı sağlaması açısından iyi bir alternatif olarak önerilebilir.
Rasyonel Seçim Teorisi Sınırlı Rasyonellik Karar Alma Süreci
Rational choice theory is a framework formed in order to explain organizational and economical behaviours in decision making process. Basically, it is claimed that people calculate costs and benefits of their actions before initiating to do any activity. Although Rational Choice Theory has a quite important background which various social science fields benefit from, it frequently confronts some criticisms especially coming from Human relations school.
Bounded Rationality Approach offers an argument by claiming that human being has limited mind to make optimum choices, therefore, tries to satisfy rather than optimize. There is still an ambiguity in the literature whether these two approaches should be used separately or mutually complementary. Accordingly, this paper discusses whether Bounded Rationality Approach can replace Rational Choice Theory by overcoming lacks of it. It is concluded that Bounded Rationality Approach is not able to substitute Rational Choice Theory, though its persuasive arguments provide an insight in order to comprehend the complex decision making process.
Rational Choice Theory Bounded Rationality Decision Making Process
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Siyaset Bilimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 14 Temmuz 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 2 Sayı: 3 |
İletişim / Correspondence
Telefon/Phone: +90 216 280 34 81
Faks/Fax: : +90 216 280 34 95
Adres/Address: Medeniyet Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi
İstanbul Medeniyet Üniversitesi Güney Yerleşkesi B-Blok
Dumlupınar Mah. D-100 Yan Yol Kadıköy, İstanbul, Türkiye